Fecir | Konular | Kitaplar

Hakem İsmini Bilmenin Faydaları

Hakem İsmini Bilmenin Faydaları



Hakem İsmini Bilmenin Faydaları



1-
Her müslüman, Allah'tan başka Hakîm ve Hakem olmadığını, O'nun bü­tün
fiillerinin dava ve hüküm; bütün sözlerinin hikmet ve vasiyetler oldu­ğunu,
peygamberlerin hikmet kaynağı ve hikmet ehli kimseler olduğunu, Al­lah'ın yalnız
onlara hüküm verme yetkisi verdiğini, peygamberlerin dışında herke­sin onlara
uyması gerektiğini bilmelidir. İnsanlar, hüküm verirken Al­lah'ın
indirdikleriyle hükmetmeleri gerekir. Allah bütün mü'minleri, aralarında Ha­kîm
tayin etmek ve onun hükümlerini uygulamakla sorumlu kılmıştır. İs­lâm âlimleri
arasında bu konuda bir görüş ayrılığı yoktur.



2-
Her müslüman, (Allah'ın hükümleriyle hükmeden bir) mahkemeye çağırıl­dığı zaman
bu çağrıya cevap ver­mek ve aleyhinde bir hüküm çıkması hâ­linde buna uymak
zorundadır. Aksi hâlde zulmedenlerden olur. Yüce Allah şöyle buyurmaktadır: "Aralarında
hükmetmesi için Allah'a ve Resûlüne çağrıldık­ları zaman, onlardan bir grup yüz
çevirir. Eğer hak onların lehlerinde ise, ona boyun eğerek gelirler. Bunla­rın
kalplerinde hastalık mı var? Yoksa kuş­kuya mı kapıldılar? Yoksa Allah'ın ve
Resûlü'nün kendilerine karşı haksız­lık yapacağından mı korkmaktadırlar? Hayır,
onlar zalim olanlardır."[1]



3-
Hâkim ve yöneticiler, Allah'ın çizdiği sınırların dışına çıkmamalı ve koy­duğu
yasaları çiğnememelidirler. İnsanlar arasında adil davranmalı, kim­seye
ayrıcalık tanımamalıdırlar. Aleyhlerinde bile olsa doğruluktan ayrılma­malı ve
hak ile hüküm vermelidirler. Yüce Allah şöyle buyurmaktadır:



"Ey iman edenler, kendiniz, annebabanız ve yakınlarınız aleyhinde bile olsa,
Allah için şahidler olarak adaleti ayakta tutun."[2]



"Ey Davud, gerçek şu ki, biz seni yeryüzünde bir halife kıldık. Öyleyse
in­san­lar arasında hak ile hükmet, istek ve tutkulara (hevaya) uyma; sonra seni
Allah'ın yolundan saptırır."[3]



Hâkim ve yöneticilerle ilgili detaylı bilgiler fıkıh kitaplarında
bulunmakta­dır. İsteyenler, bu kitaplara başvurabilirler.[4]



Allah ve Resûlü'nün dışında başka hâkimlere başvuranlar, inkar etmeleri
em­redilen tâgutun hükmüne başvurmuşlardır. Kul, tâgutu inkar edip hüküm
yetkisinin yalnız Allah'a ait olduğuna inanmadıkça iman etmiş sayılmaz.[5]



 



* * *

 




[1]
    Nur,

48-50.






[2]
    Nisa,

135.






[3]
    Sâd,

26.






[4]
    Kurtubî, a.g.e.,

1/440-441.






[5]
    İbn Kayyim, "Tarîku'l-hicreteyn", s.

106.