Fecir | Konular | Kitaplar

Bu İsmi Bilmenin Faydaları

Bu İsmi Bilmenin Faydaları



Bu İsmi Bilmenin Faydaları



1-
Bu isim bilinince kul, bununla Rabb'ine dua etmeli ve O'na ibadet et­melidir.
İbadet etmenin edeplerinden biri de, kulun istediği ve ihtiyaç duy­duğu her şey
için Rabb'ine yönelip O'na dua etmesidir. Hz. Musa (a.s.) Al­lah'tan, makamların
en üstünü olan "Rabb'i görme"yi istemiş ve şöyle dua etmiştir: "Rabb'im, bana
kendini göster, sana bakayım" dedi"[1]
Bir başka zaman acıktığında Rabb'inden ekmek istemiş ve şöyle dua etmiştir: "Rabb'im,
doğrusu bana indirdiğin her hayra muhtacım."[2]
Böylece Musa (a.s.) hem en değerli ve en üstün olanı, hem de en basit olanı
Mevlâ'sından istemiş ve bu­nun için kendisine yalvarıp dua etmiştir.[3]



Kul, Allah'tan başkasından rızık beklememeli, bu konuda O'ndan başka­sına
dayanıp güvenmemelidir. Hâtim el-Esamm'dan şöyle bir olay nakledilir. Bir adam
Hâtim el-Esamm'a: "Nereden yiyorsun?" dedi. Hâtim: "O'nun hazinesinden." diye
cevap verdi. Adam: "Sana gökten ekmek mi yağıyor?" dedi. Hâtim: "Eğer yeryüzü
O'nun olmasaydı gökten yağdırırdı.ç" dedi. Adam: "Sizler sözleri hep tevil
ediyorsunuz." dedi. Hâtim: "Biliyorsun ki, gökten sadece sözler iner." dedi.
Adam: "Seninle mücadele edecek gücüm yok." de­yince Hâtim: "Çünkü bâtıl, hakka
karşı duramaz." dedi.[4]



2- Buna göre her müslüman, Allah'tan başka rızık veren birmutlak Rezzâk'ın
olmadığını bilmelidir. Eğer başkası, geçinmesi için rızık veriyor görünse de
gerçekte o, kendisine verileni vermektedir. O hâlde sen de Allah'ın sana rızık
olarak verdiklerinden başkalarına ver ki, Allah sana daha fazlasını versin. Yüce
Allah bu gerçeği bize şöyle bildirmektedir: "Her neyi infak ederseniz, O
(Al­lah), onun yerine bir başkasını verir; O, rızık verenlerin en hayırlısıdır."[5]
Bu yüzden azığından fazla gelen Zâhir rızkı elinde tutup saklama. Onu melekût
âlemindeki hazinelerde saklamak üzere infak et ki, daha da artsın.



3-
Karnı tok olduğu hâlde sanki açlıktan kansız kalmış gibi açgözlü­lük eden ve
daha fazlasını isteyen kimsenin durumu ne kötüdür. Oysa sen, muhtaç olduğun
hâlde, aşırı düşkünlük göstererek rızık arama. Bil ki, düş­künlükle rızık araman
sana takdir edilen rızkı kesinlikle arttırmaz. Sana ancak takdir edilen rızık
ulaşır, fazlası değil. O hâlde kendini küçük düşürerek rızık aramaktan vazgeç,
onurunu ve izzet nefsini koru. Hz. Peygamber şöyle bu­yurmaktadır: "Ruhulkudüs
kalbime ilham etti ki, hiçbir nefis, rızkını tamam­lamadıkça ölmeyecek. O hâlde
Allah'tan korkun ve güzellikle isteyin. Helâl olanı alın, haram olanı bırakın."[6]



Eğer bu tavsiye ve emirlere uyarsan, her yönden Rezzâk olana bağlanmış olur,
verdiği rızıklardan hem sen tam faydalanırsın hem de ve başkaları senden
faydalanır. Senin onlara yapacağın hayırlar eksilmez. Bu sayede senin Zâhir ve
bâtın (açık ve gizli) rızkın da kat kat artar. Güç ve kudret sahibi padişahın
katında doğruluk makamına oturursun.[7]



 



* * *

 




[1]
    A'raf,

143.






[2]
    Kasas,

24.






[3]
    Râzî, a.g.e., s. 

221.






[4]
    Gazâlî, a.g.e., s. 

56-57.






[5]
    Sebe,

39.






[6]
    Elbânî, "Sahîhu'l-câmi",

2085.






[7]
    Kurtubî, a.g.e.,

1/284.