Fecir | Konular | Kitaplar

VEKİL

Yeni Sayfa 1



﴿



اَلْوَكِيلُ ﴾
VEKÎL



Yüce Allah şöyle buyurmaktadır:



"Vekîl olarak Allah yeter."[1]



"Allah bize yeter, O ne güzel Vekîl'dir."[2]



"Benden başka vekîl edinmeyin."[3]



Vekîl, vekalet verenin ihtiyaç duyduğu bütün şeyleri adına yapmaya izin verdiği
(yetkili kıldığı) kimsedir. Kişinin vekîl tayin etmesi, kendi işini yapması için
başkasına yetki vermesi ya vekalet verenin acizliğinden veya rahatlığındandır.
"Filanı vekîl tayin ettim" dediğinizde bunun anlamı, o kişiyi kendi yerime
koydum demektir. Bu ifade, vekalet verenin acizliğini göster­mez. Ancak "Filana
vekalet verdim" dediğinizde bu ifade, vekalet verilene tam bir teslimiyeti ve
nasıl bir sonuca ulaşacağınızı bilmemenizi gösterir. Özetle vekalet, bütün
varlıkların ihtiyaç duyduğu mahsus (hissedilen) ve ma­kul (akılla anlaşılan)
bütün işleri gerçek ve bağımsız tek Vekîl olan Allah'a havale temektir. İnsanı
ilgilendiren bütün işlerde Allah'a güvenip dayanmak, O'na sığınmak ve yalnız
O'ndan yardım dilemektir.[4]



Buna göre Vekîl, koruyan, himaye eden, kefil olan, adaletli davranan ve yeterli
olan anlamlarına gelmektedir.



el-Halîmî der ki: "Vekîl, varlıkların kendisine ait olduğunu, emir verme
yetkisinin yalnız kendisinde bulunduğunu, kendisinden başka hiç kimsenin bir
şeye malik olmadığını bilerek her işin kendisine havale edildiği yüce
var­lıktır."



el-Hattâbî der ki: "Vekîl'in anlamının "Kulların rızklarına kefil olan ve
onların ihtiyaçlarını karşılayan" olduğu söylenmiştir. Ancak bu ismin hakikati,
kendisine havale edilen işleri yapandır. Müslümanların "Allah bize yeter. O, ne
güzel vekildir" sözünün anlamı: O, işlerimize bakan, idare eden ve kefil
olandır."



Musa ve Şuayb Peygamberin kıssasında geçen "Allah, söylemekte ol­duklarımıza
Vekîl'dir"[5]
âyetindeki "Vekîl" sözcüğünü İbn Cüreyc "şahit" olarak açıklar.[6]



İmam Kurtubî, güzel bir soruya dikkat çeker ve şöyle söyler: "Eğer dersen ki,
madem Allah bütün kulların rızkını ve işlerini üstlenmiş onlara kefil olmuş, o
hâlde açlıktan ve susuzluktan ölenlerin durumu nedir?"



Buna şöyle cevap verilebilir: "Yüce Allah, hiç kimsenin ruhunu, bu dün­yada
kefil olduğu ve garanti ettiği rızkını tamamlamadıkça almaz. Hz. Pey­gamber bir
hadislerinde bu noktaya şöyle işaret eder: "Hiçbir kul, rızkını ta­mamlamadıkça
ölmeyecektir."[7]
Bu hadis, daha fazla açıklama gerektirmeye­cek kadar açıktır.



Vekîl isminin anlamını böylece açıkladıktan sonra Allah'ın bu yüce is­miyle
ilgili dört önemli hükmü şöyle açıklayabiliriz:



1-
Allah, bütün varlıkları koruyandır.



2-
Allah, bütün varlıklar için yeterlidir.



3-
Allah, bütün bunları yapabilecek güçtedir.



4-
İyi kötü, yararlı zararlı her şey O'nun eliyle gerçekleşmektedir. O, doyma ve
kanma hissini yarattığı gibi kalplerde hidâyeti de yaratmıştır.[8]

 




[1]
     Nisa,

81.






[2]
     Âl-i İmrân,

173.






[3]
     İsrâ,

2.






[4]
     Kurtubî, a.g.e.,

1/


504-506.






[5]
     Kasas,

28.






[6]
     Beyhakî, a.g.e., s. 

87.






[7]
     Hâkim,

2/4.
Zehebî de, bu hadisin sahih olduğunu tasdik eder.





[8]
     Kurtubî, a.g.e.,

1/


507.