Fecir | Konular | Kitaplar

Bazı Âyetlerde Geçen (=yakın) Kelimesinin Anlamının Açıklanması

Bazı Âyetlerde Geçen اَلْقُرْبُ



Bazı Âyetlerde Geçen

اَلْقُرْبُ 
(=yakın) Kelimesinin Anlamının Açıklanması:



Yüce Allah,

"Biz, O'na şah damarından daha yakınız"[1]
sözü ile

"Üç kişi gizli konuşsa, dördüncüleri O'dur, beş kişi gizli konuşsa altıncıları
Odur, bundan az veya çok olsalar, nerede olurlarsa olsunlar, O, onlarla
beraberdir"[2]



sözü ile buna benzer Kur'an'ın müteşabih âyetleriyle; kendisinin yedi kat gök
üstündeki Arş'ın üzerinde olduğu, bütün olup bitenleri bildiği, yaratıklarından
ayrı olduğu ve bütün her şeyin ilmi dahilinde olduğu ile ilgili ilmini kast
etmektedir.



Yüce Allah'ın bir Arş'ı ve Arş'ın da taşıyanları vardır. Allah, Arş üzerine
istiva etmiştir. O'nun için bir sınırlama yoktur.



Yüce Allah, Semî' (=işiten)'dir şüphe yok, Basîr (=gören)'dir şüphe yok, Alîm
(=bilen)'dir cahil değil, Cevvâd (=cömert)tir cimrilik etmez, Halîm (=ceza
vermede aceleci değil)'dir (dolayısıyla bir kimseye ceza vermede) acele etmez,
Hafîz (=koruyan)'dır unutmaz, yanılmaz, Garîb (=yakın)'dır gaflet etmez,
konuşur, bakar, genişlik verir, güler, ferahlanır, sever, hoşlanmaz, buğzeder,
razı olur, gazab eder, hınç duyar, rahmet eder, acır, affeder, bağışlar, verir,
engeller, her gece en yakın göğe nasıl isterse öylece iner, asla O'na benzer bir
şey yoktur ve O, Semî' (=işiten)'dir ve Basîr (=gören)'dir.[3]

 




[1]
     Kâf:

50/16




[2]
     Mücâdele:

58/7




[3]
     Hâdi'l-Ervâh, s.

290-291