Fecir | Konular | Kitaplar

15- Cimrilik Artar

15



15- Cimrilik Artar:

 

Hz. Peygamber (aleyhissalâtu vesselâm),
insanoğlunun madde karşısında hususi bir zaafı olduğuna fazlaca dikkat çeker.
Yaratılışından gelen bir hırsla, ölünceye kadar bu tamahkârlığın devam edeceğini
belirtir: "İnsanoğlu ne kadar yaşlansa da ondaki iki arzu genç kalır. Yaşamak
arzusu ve madde arzusu." "İnsana iki vadi dolusu altın verilse bir üçüncüyü
ister, onun iç boşluğunu ancak toprak doyurur."

Ondaki bu zaaf şer'î ölçülerle disiplin
altına alınmaz, terbiyeden geçirilmezse birkısım içtimâî bozukluklara sebep olur.
Bu mal hırsının marazî tezahürlerinden biri cimriliktir. Cimrilik ve mal
düşkünlüğüne, bazı fertlere has münferid vak'alar olarak her devirde her
cemiyette rastlanır ise de, bunun bir cemiyette umumi ve yaygın bir hal alması
normal değildir. Böyle bir durumun bir cemiyette zuhuru, bir kısım içtimâî
bozuklukların had safhaya ulaştığının delili ve alâmeti olmalıdır. Hatta  Hz.
Peygamber (aleyhissalâtu vesselâm), cimriliğin yaygınlaşma halini, emr-i
bi'lmarufun fayda yerine zarar vereceği ve bu sebeple onu da terk etmeyi
gerektiren bir mi'yar olarak değerlendirir: "..İrşad işini bırakmayın. Aksine
ma'rufa uyun, münkeri nehyedin. Ancak, ne zaman mucibiyle amel edilen bir
cimrilik peşinden gidilen hevesat görür, inanların (mal, mevki gibi menfaatlere
aldanarak) dünyayı ahirete tercih ettiklerine, rey sahiplerinin (Kur'an, hadis
ve icmayı bir tarafa iterek) kendi rey ve düşüncelerini beğendiklerine şahit
olursan sen o zaman, kendi başının çaresine bak, başkasıyla uğraşmaktan vazgeç."
4758 numarada geçen bu hadisten, daha önce temas ettiğimiz sebeplerden ileri
gelen içtimâî bozukluklarla birlikte cimriliğin de yaygınlaşacağını anlamaktayız.[1]

 





[1]
İbrahim Canan, Kutub-i Sitte Tercüme ve Şerhi, Akçağ Yayınları: 13/461.