Fecir | Konular | Kitaplar

Geri Ödemeyi İstemediği Halde Borç İstemek.

Geri Ödemeyi İstemediği Halde Borç İstemek



Geri Ödemeyi İstemediği Halde Borç İstemek
 
Kulların hakları Allah katında
büyüktür. Kişi belki tevbe ile Allah'a olan borcundan kurtulur ama kulların
hakları dinar ve dirhemle değil, günahlar ve sevaplarla hesaplaşıldığı gün
gelmeden önce mutlaka ödenmelidir. Allah Subhanehu ve Teâlâ şöyle buyurur:
"Allah size, mutlaka
emanetleri sahiplerine vermenizi emreder." (Nisa: 4/58)
Toplumda yaygın davranışlardan
biri de borç isteme konusunda yeterince duyarlı davranmamaktır. Bazı insanlar,
zaruri ihtiyaçları olduğu için değil, bolluk içerisinde yaşama arzusuyla ve
araba, ev eşyası vb. geçici ve yok olmaya mahkum dünya malını yenilemede
başkalarıyla yarışabilmek için borç alırlar. Ve böyleleri genelde -çoğu haram ve
şüpheden uzak olmayan- taksitli satışlar alemine dalarlar.
Borç alma konusunda ölçülü
davranmamak ödemeyi geciktirmeye sebep olur. Veya karşıdaki kişinin parasını
değer kaybına ve yok olmasına yol açar. Rasûlullah (s.a.v.) bu durumun sonucuna
dikkat çekerek şöyle buyurmuştur:
"İnsanların mallarını geri
ödemek üzere alana Allah kefil olur. O malları zarara uğratmak üzere alanı da
zarara uğratır."[1]
İnsanlar borç hususunda oldukça
vurdumduymaz davranıyorlar ve basit bir şey olduğunu sanıyorlar. Oysa borç olayı
Allah katında büyüktür. Öyle ki şahid olan dahi; büyük ayrıcalıkları çokça
sevabı ve yüce mertebesine rağmen borcun sorumluluğundan kurtulamıyor. Bunun
delili Rasûlullah'ın (s.a.v.) şu kavlidir:
"Subhanallah! Allah borç
konusunda ne kadar ağır hükümler indirdi. Nefsim elinde olan (Allah'a) yemin
olsun ki şayet bir kişi Allah yolunda öldürülürse, sonra diriltilip tekrar
öldürülse, sonra diriltilip yine öldürülse ve ödenmemiş bir borcu olsa
ödeninceye kadar cennete giremez."[2]
Bu açıklamadan sonra,
(borçlanmada) ölçüsüz davranıp aşırıya kaçanlar acaba hatalarından dönerler mi!?[3]
 

 



[1]
Buhari. Bkz. Fethu'l-Bari: 5/54.



[2]
Nesai Bkz. el-mücteba: 7/314; Bkz. Sahihu'l-Cami': 3594.



[3]
Muhammed Salih el-Müneccid, İnsanların Önemsemediği Sakınılması Gereken
Haramlar, Karınca Yayınları: 51-52.