Fecir | Konular | Kitaplar

Yalancı Şahitlik Yapmak.

Yalancı Şahitlik Yapmak



Yalancı Şahitlik Yapmak
 
Allah Teâlâ şöyle buyuruyor:
"Pis putlardan uzak durun;
yalan sözden sakının. (Bunları) Allah'ı birleyerek ve O'na ortak koşmadan
yapın." (Hacc: 22/30-31)
Abdurrahman İbni Ebi Bekra
(r.a.) babasından şöyle dediğini rivayet eder: Rasûlullah'ın (s.a.v.)
yanındaydık şöyle buyurdu:
"Size büyük günahların en
büyüğünü bildireyim mi?"
(Bunu üç kez tekrarladı)
"Allah'a ortak koşmak,
anne-babaya kötülük etmek (yan tarafına yaslanmış iken doğruldu ve şöyle dedi)
yalan yere şahitlik yapmak..." ve bunu o kadar tekrarladı ki "Keşke sussa!"
dedik.
Yalancı şahitlikten sakınmanın
burada tekrarla belirtilmesi; insanların yalancı şahitliği basit bir olay kabul
etmesi, haset ve düşmanlık gibi yalancı şahitliğe sebep olabilecek şeylerin
çokluğu ve yalancı şahitlik sonucu ortaya çıkabilecek bir çok kötülük
nedeniyledir. Yalancı şahitlik sonucu ne haklar yenmiş ve suçsuzlara ne kadar
zulmedilmiştir. Ya da bir takım insanlar hakları olmayan şeyleri elde etmişler,
yalancı şahitliği kullanarak -onlardan olmadığı halde- kendilerini birilerinin
soyuna nisbet etmişlerdir.
Bu konuda çekinilmeden yapılan
şeylerden biri de bazı insanların mahkeme önlerinde yaptıkları şu davranıştır:
Oracıkta karşılaştığı birine "Sen bana şahitlik yap ben de sana şahitlik
yapayım" der. Arazi veya ev mülkiyeti ya  da anlaştığı kişinin doğruluğu gibi
olayın iç yüzünü bilmeyi gerektiren bir konuda şahitlik yapar. Halbuki onunla
sadece mahkeme kapısında veya koridorunda karşılaşmıştır. Bu, yalancılık ve
sahtekarlıktır. Şahitliğin, Allah'ın kitabında bildirildiği üzere olması
gerekir:
"Biz bildiğimizden başkasına
şahitlik etmedik." (Yusuf: 12/81)

[1]

 



[1]
Muhammed Salih el-Müneccid, İnsanların Önemsemediği Sakınılması Gereken
Haramlar, Karınca Yayınları: 55-56.