Fecir | Konular | Kitaplar

İrtikâp.

İrtikâp



İrtikâp



 

İrtikâb; Arapça'dan dilimize geçmiş bir
kelimedir; kötü bir iş yapma, yiyicilik ve özellikle rüşvet yeme anlamındadır.
İrtikâp, eskiden herhangi bir insan tarafından yapılan kötü, günah bir
faâliyete, suç işlemeye denilirdi. Rüşvet alma gibi görevi kötüye kullanmaya da
irtikâp denilmektedir. Şimdi irtikâp, sadece resmî görevli ve yetkililer için
kullanılmaktadır. Bir memur veya yetkilinin bu sıfatını ya da görevini kötüye
kullanarak kendisine ya da bir başkasına haksız yarar sağlaması veya bu yolda
vaad elde etmesiyle oluşan suça denilir. Görevi kötüye kullanmanın özel bir
şeklidir. Görev veya yetkisini ya da bu sıfatını, unvânını kullanarak mağdûru
mânevî zorlama altında bırakarak, kandırarak, ya da mağdûrun kendiliğinden
düştüğü hatadan yararlanıp haksız yarar sağlanarak irtikâp suçu meydana gelir.
Haksız yarar, bir miktar para olabileceği gibi, maddî yönden yarar sağlayan her
türlü mal ya da hizmet de olabilir. Göreve başlamadan önceki mal varlığı ile
görevi sürdürürken, ya da sona erdiğindeki mal varlığı arasında yükselme yönüyle
çok büyük farklar olan kimseler, genellikle bu irtikâp suçuna bulaşmış
yetkililerdir. Bunların içinde cezâlandırılanlar hemen hiç yoktur. Nice seçilmiş
veya atanmış yetkili, aldığı maaş ile açıklanması mümkün olmayacak derecede
para, gayr-ı menkul vb. mal elde edebiliyor, krallar gibi yaşıyor. Burası
Türkiye olduğu için hesap soran da olmaz. Âhiretteki hesap şuuru olanlar da
zâten bu tür işlere (istisnâ dışında) karışmaz.