Gasb
Gasb
Gasb: Bir şeyi zorla alma, zor kullanarak ele
geçirme demektir. Yağmanın eşanlamlısı olarak kullanılır. Gasb eylemini yapan
zorba kimseye gâsıb denilir. Gasbetmek: Bir şeyi sahibinin izni ya da haberi
olmadan zorla ya da hile ile almak, ele geçirmek demektir. Yetki gasbı: İdarenin
adlî alana ait bir yetkiyi kullanması ki, hukuk devletinde idareyi ve memuru
sorumluluk altına sokar. Ad gasbı: Bir kişinin hakkı olmadan başkasına ait bir
adı kullanmasıdır. Adının gasbedilmesinden zarar gören kişi, mahkemeden bunun
önlenmesini ve adını gasbeden kişinin kusuru varsa, mânevî tazminat olarak
belirli bir paranın ödenmesini isteyebilir. Hiçbir gerekçeye dayanmadan
çalışanların ücretlerini kesen patron, işçilerinin haklarını gasbetmiş olur.
Köylerde sık sık komşular, birbirlerinin tarlasının bir bölümünü gasbeder,
sınırlarını değiştirirler. Bu da genel anlamda bir hırsızlık, bir yağma türüdür.
Kimliğini, ehliyetini kaybeden ya da çaldıran kimsenin başına neler geldiğini,
onun ismine borçlanıldığı, hırsızlık yapan kimseler elini kolunu sallayarak
gezerken kimlik sahibinin arandığı ve suçlu muâmelesi gördüğü günümüzde
alışılmış olaylar haline gelmiştir. Bu suç, hem iftirâ, hem ad gasbı, hem normal
gasb, hem de genel anlamda hırsızlıktır.
Gasbedilmiş malın, gasbın yapıldığı yerde
sahibine geri verilmesi gerekir. Gasb sırasında malın değerini düşüren bir
noksanlık olmuşsa, gasbeden taraf bu değer farkını öder. Malın yok olması ya da
geri geri verilemeyecek derecede özelliklerinin değişmiş olması durumunda, mal
mislî mallardan ise, mislinin verilmesi gerekir. Mislî mallardan değilse, gasb
günündeki değeri ödenmelidir.
Hadîs-i şeriflerde şöyle buyurulmaktadır:
"Kimin üzerinde din
kardeşinin ırzı, namusu veya malıyla ilgili bir zulüm varsa altın ve gümüşün
bulunmayacağı kıyâmet günü gelmeden önce o kimseyle helâlleşsin. Yoksa
kendisinin sâlih amelleri varsa, yaptığı zulüm miktarınca sevaplarından alınır,
(hak sahibine verilir.) Şayet iyilikleri yoksa, kendisine zulüm yaptığı
kardeşinin günahlarından alınarak onun üzerine yükletilir."
(Buhârî, Mezâlim 10,
Rikak 48)
"Kim bir karış toprağı zulüm yoluyla gasbederse,
Allah onun boynuna yedi kat toprağı tasma gibi takar"
(Buhârî, Bed'u'l-Halk 2; Müslim, Musâkat 137-139). "Kendi rızâsı olmadıkça
bir müslümanın malı başkasına helâl olmaz." (Ahmed bin Hanbel, Müsned, V/22)
HIRSIZLIK
- HIRSIZLIK..
- Lukata; Yitik Malı Bulma.
- b- Haramı Mülkünden Çıkarmak
- Taklitçilik.
- Hırsızlığın Günümüzdeki Bin Bir Çeşidi...
- Hırsızlık; Anlam ve Mâhiyeti
- a. İşhâd
- c- Haram Malın Verileceği Yer
- Hıyânet, Hâinlik.
- Çocukları Çalınan Ana-Babalar
- Hırsızlığın Cezâsı
- b. İlân
- Farklı Hırsızlıklara Örnekler (Dolandırıcılık, Üçkâğıtçılık, Kleptomani, İntihâl, Yol Kesme, Soygun, Zimmet, Rüşvet, Kumar...)Dolandırıcılık.
- Hile.
- Dili Koparılan Anne
- Hırsızla İlgili Şartlar Şunlardır
- Lukatanın kısımları
- Üçkâğıtçılık.
- Borcu Ödememek.
- Hırsızlık Konusuyla İlgili Âyet-i Kerimeler
- Çalınan Malla İlgili Şartlar
- İlân müddeti dolduktan so a sahibi gelmeyen lukatalarda yapılacak muâmeleler
- Yankesicilik.
- Ğulûl
- Konuyla İlgili Geniş Bilgi Alınabilecek Kaynaklar
- Malı Çalınanda Bulunması Gereken Şartlar
- Lukatanın vergisi
- İhtilâs.
- Kleptomani
- Hırsızlığın İsbâtı
- Hırsızlığa Giden Yolun Kapanması ve Müslümanın Mala/Paraya Bakışı
- Kapkaççılık.
- Kleptomani
- İkrarın Şartları
- Sosyal Adâlet
- Vurgunculak.
- İntihâl
- Hırsızlık cezâsını Düşüren Haller
- Cezâ Tedbiri
- Sûiistimal; Görevi Kötüye Kullanma.
- Nebbâşlık.
- Cezânın Uygulanması
- Emeği sömürmek
- Yolsuzluk.
- Soygunculuk.
- Hadler; Hırsızlık ve Yol Kesme Cezâları
- Haram Kazanç Yolları
- Zimmete Geçirme.
- Rüşvet
- Hırsızlık cezâsı (hadd-i sirkat)
- Çalınan ve Gasbedilen Şeyi Satın Almak
- İrtikâp.
- Kumar
- Yol kesme cezâsı
- Rızıktaki Farklılığın Hikmetleri
- Haraç
- Hırsızlık ve Günümüz.
- Kur'ân-ı Kerim'de Hırsızlık Kavramı
- Rızık Darlığı İmtihanı Karşısında Müslümanın Tutumu.
- Gasb.
- Fâiz Soygunu
- Hadis-i Şeriflerde Hırsızlık Kavramı
- Haramdan, Hırsızlıkla Oluşmuş Hakdan Temizlenmek.
- Yağma.
- Robin Hood'luk İslâm'da yoktur.
- Malı Koruma.
- a- Tevbe
- Sahtekârlık.
- Dâru'l-Harb ve Dâru'l-Harbde kâfirlerin Malı