Hadis
Hadis-i Şeriflerde İmam Kavramı
"İnsanlar
üzerinde olan büyük imam, çoban (gibi)dır. (Çobanın sürüden sorumlu olduğu gibi)
O da halkından sorumludur."[1]
"Kim imama
bey'at etmeden ölürse, câhiliyye ölümü (gibi bir ölüm) ile ölür."[2]
"Üç kişi
sefere çıktıkları zaman içlerinden birini emir tâyin etsinler." "Üç kişi,
yeryüzünde bir çölde oldukları vakit, içlerinden birisini emir tâyin etmemeleri
onlara helâl olmaz."[3]
"Kim Bana
itaat ederse Allah'a itaat etmiş olur; kim Bana isyan ederse Allah'a isyan etmiş
olur. Kim Benim emîrime itaat ederse Bana itaat etmiş; kim de Benim emîrime
isyan ederse Bana isyan etmiş olur."[4]
"Dinleyin ve
itaat edin! Üzerinize tâyin olunan vâli/yönetici, başı siyah kuru üzüm gibi
Habeş'li bir köle olsa bile, sizin aranızda Allah'ın kitabını uyguladığı
müddetçe dinleyin ve itaat edin."[5]
"Müslüman
bir kimseye, kendisine ma'siyet (Allah'a isyan, günah hususlar) emredilmediği
müddetçe, hoşlandığı ve hoşlanmadığı (her) hususta (İslâm devleti yöneticisini)
dinleyip ona itaat etmesi gerekir. Eğer ma'siyet emredilirse, ne dinlemek
vardır, ne de itaat!"[6]
"Allah'a isyan konusunda
yaratılmışlara itaat edilmez."[7]
"Üç kişi
vardır ki, kıyâmet gününde Allah onlarla konuşmaz, onlara bakmaz, onları tezkiye
etmez/temize çıkarmaz. Hem onlara elîm bir azap vardır. Bunlar: 1- Kırda fazla
suyu olup da onu yolcuya vermeyen, 2- İkindiden sonra bir kimseye bir mal satan
ve o malı â(kendim) şu kadara aldım' diye Allah'a yemin ederek, gerçek bunun
aksine olduğu halde müşteriyi kendisine inandıran, 3- Bir imama, yalnız dünyalık
için bey'at eden, dünyalık verirse sözünde duran, vermezse durmayan
kimselerdir."[8]
"Bir kimse
imama bey'at eder de ona şaklayan elini ve kalbinin semeresini verirse, elinden
geldiği takdirde hemen ona itaat etsin! Başka biri gelir de onunla çekişirse
sonradan çıkana itaat etmeyin!"[9]
"Benden
sonra sizin (yönetim) işinizi birtakım insanlar üzerine alacaklar, sünneti
söndürecekler, bid'atı ihdâs edecekler (uyduracaklar), namazı vakitlerinden
geciktirecekler." Bunun üzerine İbn Mes'ud
Rasûlullah'a sordu:
"Ben onlara
yetişirsem ne yapmalıyım?" Rasûlullah şöyle buyurdu:
"Ey Ümmü
Abd'in oğlu! Allah'a isyan edene itaat olmaz!"[10]
"Sizden kim
yaşarsa çok ihtilâf görecektir. Size vâcip (gerekli) olan Benim sünnetim ve
hidâyette olan râşid halîfelerimin sünnetine uymanızdır. Bu sünnetlere tutunun
ve azı dişlerinizle ısırırcasına bunlara sıkı sıkı sarılın. Dinde sonradan
uydurulan işlerden (bid'atlerden) sakının. (Din ve ibâdet olarak) Sonradan
çıkarılan şey bid'attir. Ve her bid'at dalâlettir/sapıklıktır."[11]
"Nübüvet
hilâfeti otuz senedir. Sonra krallık olur."[12]
"Sizin
aranızda Allah'ın, olmasını dilediği kadar nübüvvet olacak, sonra peygamberliği
kalkmasını dilediği zaman kaldıracak. Sonra nübüvvet metodu üzerine hilâfet
olacak; o da Allah'ın olmasını istediği kadar olacak. Sonra hilâfeti, kalkmasını
dileyince kaldıracak. Sonra ısırıcı krallık olacak. O da Allah'ın olmasını
dilediği kadar olacak. Sonra ısırıcı melikliği, kalkmasını dilediği zaman
kaldıracak. Sonra zorba/zâlim krallık olacak. O da Allah'ın, olmasını dilediği
kadar olacak. Onu da kalkmasını dilediği zaman kaldıracak. Sonra nübüvvet metodu
üzere hilâfet olacak."[13]
"Benî
İsrâili peygamberler yönetirdi. Bir peygamber vefat ettiği zaman yerine (başka)
bir peygamber geçerdi. Şu muhakkaktır ki, Benden sonra peygamber yoktur. Ama
halîfeler gelecek, hem de çok olacaklardır." Ashâb:
"O durumda bize
ne emredersin?" diye sordular.
"Birinciye
ve ondan sonra gelene yaptığınız bey'atı tutun! Onlara haklarını verin. Çünkü
Allah halka, gözetmelerini istediği şeyden soracaktır."[14]
Câbir bin
Semûre (r.a.)'nin rivâyetine göre Rasûlullah şöyle buyurdu:
"On iki
halîfe olacak." Râvi Câbir diyor ki; Sonra, bir
kelime dedi ki, ben onu işitemedim. Babama:
"Ne söyledi?"
diye sordum. O da;
"Hepsi
Kureyş'den" dedi."[15]
"Müslüman
bir halka, Allah'ın görüp gözetmek üzere idâreci kıldığı hiçbir kul yoktur ki,
onları aldatıp (zulmetmiş) olduğu halde ölürse muhakkak Allah ona cenneti haram
etmiş olmasın."[16]
"Müslümanların idare işini üzerine alıp da onlar için çalışmayan ve hayır
istemeyen hiçbir âmir yoktur ki, onlarla (müslümanlarla) birlikte cennete
girebilsin."[17]
"İslâm'ın
tutunulması gereken kulpları (yapılması gereken emirleri) tek tek çözülecek; her
bir kulp koptukça insanlar önlerindekilere benzeyecekler. O kulpların ilki hüküm
(hâkimiyetin Allah'ın olması, Kur'an'la hükmedilmesi), sonuncusu da namazdır."[18]
Hz. Peygamber'e
"cihadın
hangisi efdaldir?" diye sorulunca şöyle buyurdu:
"Zâlim
sultana karşı hakkı söylemektir."[19]
Hz. Ebû Bekir
(r.a.)'e Ahmes'li bir kadın şöyle bir soru sormuştur:
"Câhiliyyeden
sonra Allah'ın getirdiği bu iyi ve uygun işin (İslâm'ın) bekası ne kadar sürer?"
Hz. Ebû Bekir (r.a.):
"İmamlarınız
sizi (İslâmî) istikamet üzere doğru tuttuğu müddetçe" diye cevap vermiştir.[20]
Hz. Ömer bin
Hattab (r.a.) şöyle diyor: "İmamları (yöneticileri) ve rehberleri istikamet
üzere oldukları müddetçe, insanlar istikamet üzere olmaya devam edecektir."[21]
Selman (r.a.)'dan rivâyet
edilmiştir ki, Halîfe Ömer İbn Hattab (r.a.), Selman (r.a.)'a, "halîfe ile
melik/kral arasındaki farktan sorduğunda Selman (r.a.) şu cevabı vermiştir:
"Müslümanların arazisinden bir
dirhem veya daha az veya daha çok toplarsan, sonra da onu lâyık olmayan yere
koyarsan (sarfedersen) işte sen bu halinle kralsın demektir. Halîfe ise, halka
adâletle davranandır, aralarında adâletli ve düzgün bir şekilde taksimat
yapandır, erkeğin ev halkına ve ananın çocuğuna olan şefkati gibi halkına şefkat
ve merhamet eden ve Allah'ın kitabıyla hükmedendir". Kâ'b, bu cevap üzerine
şöyle dedi:
"Bu mecliste halîfe ile melikin
arasını ayırt edecek kimseyi zannetmiyordum. Fakat Allah Selman'a cevabı ilham
etti."[22]
[1]
Buhârî, Ahkâm: 1; Müslim,
İmâre, hadis no: 1705; Ebû Dâvud, İmâre: 1; Tirmizî, Cihad: 7, hadis no:
1705; Ahmed bin Hanbel: 2/54.
[2]
Müslim, İmâre: 58, hadis no:
1851.
[3]
Ebû Dâvud, Cihad: 87; Ahmed
bin Hanbel: 2/177.
[4]
Buhârî, Ahkâm: 1; Müslim,
İmâre: 33; Nesâî, Bey'at: 26.
[5]
Buhârî, Ahkâm: 4; Müslim,
İmâre: 37; Nesâî, Bey'at: 27.
[6]
Buhârî, Ahkâm: 4; Müslim,
İmâre: 38, hadis no: 1839; Tirmizî, Cihad: 29, hadis no: 707; Ebû Dâvud,
Cihad: 96; Nesâî, Bey'at: 34; İbn Mâce, Cihad: 40, hadis no: 2864; Ahmed bin
Hanbel: 6/111
[7]
Müslim, İmâre: 38, hadis no: 1839.
[8]
Buhârî, Ahkâm: 48; Müslim,
İman: 173; Tirmizî, Siyer: 35, hadis no: 1595; İbn Mâce, Ticâret: 30, hadis
no: 2207.
[9]
Müslim, İmâre: 46; Ebû
Dâvud, Bey'at: 25; İbn Mâce, Fiten: 9; Nesâî, Bey'at: 25; Ahmed bin Hanbel:
2/161.
[10]
Ahmed bin Hanbel: 5/301,
hadis no: 3790; İbn Mâce, Cihad: 40, hadis no: 2865.
[11]
Tirmizî, İlim: 16, hadis no:
2676; Ebû Dâvud, Sünnet: 5; İbn Mâce, Mukaddime: 6, hadis no: 42; Dârimî,
Mukaddime: 6.
[12]
Ebû Dâvud, Sünnet: 8;
Tirmizî, Fiten: 48, hadis no: 2226.
[13]
Ahmed bin Hanbel: 4/273.
[14]
Buhârî, Enbiyâ: 5; Müslim,
İmâre: 44, hadis no: 1842; İbn Mâce, Cihad: 42, hadis no: 2871; Ahmed bin
Hanbel: 2/97.
[15]
Buhârî, Ahkâm; Müslim,
İmâre: 9, hadis no: 1821
[16]
Buhârî, Ahkâm: 8.
[17]
Müslim, İman: 229, hadis no:
142.
[18]
Ahmed bin Hanbel: 5/251; İbn
Hibban, Sahih, hadis no: 257; Hâkim, el-Müstedrek: 4/92.
[19]
Ahmed bin Hanbel: 5/251; İbn
Mâce, Fiten: 20, hadis no: 4011-4012; Tirmizî, Fiten: 13, hadis no: 2175;
Ebû Dâvud, Melâhim: 17.
[20]
Buhârî, Menâkıbu'l-Ensâr:
25; Dârimî, Mukaddime: 23.
[21]
et-Tabakatu'l-Kübrâ, İbn
Sa'd, 3/292; Beyhakî, Sünen.
[22]
et-Tabakatu'l-Kübrâ, İbn
Sa'd, 3/306; Târihu'l-Hulefâ, es-Süyûtî, s. 140.
Ahmet Kalkan,
Kur'an Kavram Tefsiri.
İMAM
- İMAM... İmam; Anlam ve Mâhiyeti
- Zâlim ve Fâsık İmama Karşı Kıyam Hakkı
- İMAMET VE İTAAT MESELESİ
- B- Bulunması Temenni Edilen Ve Fakat Fiiliyatta Her Zaman Bulunmayan İdeal Şartlar
- İmama İtaatin Hududu
- Kur'ân-ı Kerim'de İmam Kavramı
- Cemaat/Teşkilât İmamlığı
- Dinimizde İtaate Verilen Ehemmiyet
- C- İhtilaflı Olan Ve Bâtıl Olan Şartlar
- Körü Körüne İtaat Yok
- Hadis-i Şeriflerde İmam Kavramı
- 1- Sağlam Bir İman ve İstikamet
- İtaat Edilecek Üç makam
- Kureyşî Olması Meselesi
- İmama Ne Zaman İsyan?.
- İmam-ı Muntazar
- 2- Zihnî Yetenek ve Kültür
- Ululemr
- İmamete En Liyakatli Olan Kim?.
- Makam Hususunda Nizâ
- İmâmet-i Kübrâ.
- 3- Sosyal Kabiliyet
- Ululemr Etrafında Birlik
- Liyakatsızın İmamlığı
- Azli Gerektiren Tabiî Haller
- İmamet-i Kübra'da Aranan Şartlar
- 4- İstişâre ve Adâlet
- Biat Şartı İtaat
- Zorba İmam
- Azledilen Tekrar Seçilemez
- 1- İlim
- 5- Kararlılık, Cesâret ve Metânet
- Hoşa Gitmese de İtaat
- Fasık, Zalim İmam
- Sebepsiz Azl Mümkün Mü?
- 2- Adâlet
- 6- Problem Çözmede Mârifet
- Allah İçin Beyat
- İyi İmam
- İstifa
- 3- İktidar ve Ehliyet
- 7- İletişim ve Hitâbet
- İmametle Alakalı Hükümler
- Selefin Hassasiyeti
- Neden İtaatte Israr Ediliyor?.
- 4- Bünyesinin Sağlam ve Ârızasız Olması
- 8- İktisat, Kanaat
- İmametin Târifi
- Fasık Emîre İtaatle Alakalı Bir Hâdise
- İmamın Tayin Ve Tesbiti
- 5- Kureyşli Olması
- 9- Hürmet ve Muhabbet
- Akidedeki Yeri
- Fasık Ve Zalim İmama İtaati Emreden Hadisin Tam Metni
- Biat Akdi Alenî Olmalıdır
- İmâmet Sisteminin Temel Özellikleri
- Namaz İmamlığı
- İmamın Varlığı Dinen Zarurîdir
- Asi İmama İsyan Eden
- İmam Tektir
- İmâmetin Önemi
- İmam Olmanın Şartları
- İmamın Varlığı Hikmeten (Aklen) Zarurîdir
- Dikkat
- Asker De Sultana İtaat Etmelidir
- İzinden Gidilen Önderler; Takvâ İmamları ve Küfür İmamları
- Kimler İmam Olabilir?.
- İmam Tayini Farz-ı Kifâyedir
- Facirin Dine Hizmeti
- Ümerâya Karşı Dikkatli Olunmalı
- İmam ve Ümmet Münâsebeti
- Halkın Yaptığı Camilerin Durumu
- İmamda Aranan Şartlar
- Münkeri Takbih
- Zâlim ve Fâsığın İmâmeti
- Konuyla İlgili Geniş Bilgi Alınabilecek Kaynaklar
- A- Mutlaka Bulunması Gereken Şartlar
- Hürmetsizlik Etmemek