Fecir | Konular | Kitaplar

Sünnette Nazarî Beyan

Sünnette Nazarî Beyan



Sünnette Nazarî Beyan:



 

Hz. Peygamber (s.a.s.)'in
hayatında  kadınlarla istişâre örnekleri  eksik değildir. Burada  da, örneklere
geçmeden önce,  istişâreyi mutlak bir tarzda  nehyeden ifadeleri cerh ve
reddedici mahiyette olan bazı  rivâyetleri kaydedeceğz. Bunlar bazı meselelerde
"kadınlarla istişâre etmeyi" emretmektedir:

"Kendilerini ilgilendiren
hususlarda kadınlarla istişâre edin."
(Üsdü'l-Ğâbe, 4/15)

"Kızları husûsunda kadınlarla
istişâre edin." (Ebû
Dâvud, Nikâh 24)

"Bâkire kızla, (evlendirmezden
önce) babası müşâvere etmelidir."
(Ebû Dâvud, Nikâh 24, 25)

"Dul kadın kendisiyle istişâre
edilmeden evlendirilmemeli, bâkire kız da izni alınmadan nikahlanmamalı."
(Buhârî, İkrâh 3; Müslim, Nikâh 64)

Görüldüğü üzere, özellikle evlenme
gibi şahsî bir meselede fikrinin alınması ve ona uyulması, tekrarla, ısrarla
talep edilmektedir. Hz. Peygamber (s.a.s.) kızın arzusu hilâfına, babası
tarafından gerçekleştirilen birkısım nikahları, şikâyet üzerine, iptal etmiştir
(Buhârî, İkrâh 4). Rasûlullah'ın bu çeşit tatbikatını esas alan cumhur, kızın
rızası hilafına yapılan nikah akitlerinin batıl olacağına hükmetmiştir (İbn
Hacer, Fethu'l-Bârî 15/351; Azimâbâdî, Avnu'l-Mabud 6/119).

Bir erkek şüphesiz, kadını veya
kızı ile sadece evlenme meselesinde "istişâre etmek"le kayıtlı ve me'mur
değildir. Bu hususu te'yid eden bir rivâyette "Hz. Peygamber (s.a.s.) kadınlarla
bile istişâre eder, onların beyan ettikleri görüşleriyle amel ederdi"
denmektedir (İbn Kuteybe, Uyûnu'l-Ahbâr 1/27). Bunun aksini ifade eden, yani
kadınlarla istişâre edip  de beyan edilenin aksini yaptığını tespit eden
rivâyete rastlamadık. Tirmizî'de "kızıl rüzgâr"la alâkalı hadiste geçen "kişi
annesine  bakmaz, kadınına itaat eder"  cümlesinde kılınan husus, kadınla
yapılan istişâre değil, annenin ihmal ve  istiskal edilmesidir. Nitekim aynı
hadiste, "... babasına bakmaz, arkadaşına rağbet gösterir" denmektedir (Tirmizî,
Fiten 38).