Fecir | Konular | Kitaplar

Mü'minlerin Özellikleri





Mü'minlerin
Özellikleri:

        

Mü'min, Tevhid veya Şehadet kelimesini söyler ve
imanını ortaya koyar. Bu kelimeleri söylemek ve onların içerisinde saklı olan
ilkeleri kabul etmek, insanlar arasında kesin bir tercihin ortaya konulmasıdır.
İnsanların gittiği yanlış yolun, yaptıkları hatalı davranışların, ibadet
ettikleri sahte ilâhların terkedilmesini ilan etmektir. Ayrı bir yolun, ayrı bir
dinin, ayrı bir hayat anlayışının, ayrı bir ahlâk nizamının, ayrı bir hedefin
seçilmesini bildirmedir. Mü'min, bütün benliği ile, kendisine ulaşan iman
ilkelerini alır, öğrenir, tasdik eder ve bunları hayat haline getirir.



İslâma göre mü'min, Allah'ın var ve tek
olduğunu, hakimiyetinde ve ilahlığında hiç bir ortağı olmadığını, hiç bir şeyin
O'na denk olmayacağını, O'nun dışında ibadet edilecek bir ilâh olamayacağını,
insanlara din koyma yetkisinin sadece O'nda olduğunu, en kâmil (en yüce)
sıfatların O'na ait olduğunu kabul ve tasdik eder.

İman etme; dil ile inandığını söyleme, iman
esaslarını kabul etme ve imanın gereklerini yerine getirmedir. Mü'min, ‘ben
imanın bütün ilkelerini kabul ediyorum' demekle yetinmez. Bilir ki imanın
içerisinde, imanı hayata hakim kılma anlayışı da vardır. Meselâ, Hz. Muhammed'in
son peygamber olduğunu tasdik etmek iman için yeterli değildir. O'nun hem son
peygamber olduğu kabul edilecek, hem de Kur'an emrettiği gibi O'na itaat
edilecek, Yani O'nun sünnetine uyulacak. Elbette amel, yani imanın doğrultusunda
davranmak ve ibadet etmek imanın bir parçası değildir. Bir günah işleyen veya
bir emri yerine getirmeyen hemen imanını kaybetmez. Ancak İslâmın emirlerine
uymak ve yasaklarını yapmamak imanın gereğidir. İman etmenin şartlarından biri
de, iman etmeyen insanlar gibi yaşamamak, ahlâk ve davranış olarak onlardan
farklı olmaktır. Neye iman ediyorsa, o iman kaynağının çizdiği çizgide
bulunmaktır.

Kur'an-ı Kerim sık sık ‘Ey iman edenler'
diyerek, mü'minlere söyleyeceğini söyler. Bu hitap tarzı hem bir dikkat çekmedir
hem de bir yüceltme ifadesidir. Allah (cc), mü'minlere değer verdiği için onlara
en güzel bir şekilde hitap ediyor, adeta onları şereflendiriyor.

Mü'minlere emredilen veya yasak kılınan bir çok
hüküm bu şekildeki bir hitaptan sonra gelir. Bu hitap tarzının içerisinde: ‘ey
inanıyorum diye iddia edenler' inceliğini de buluyoruz. Çünkü hitap şekli böyle
bir inceleği haber veriyor ve arkasından da hüküm bildiriyor. İmanda samimi
olanlar Rabblerinden gelen hükme razı olurlar ve itiraz etmezler.

Kur'an-ı Kerim, farklı sûrelerde mü'minlerin
özelliklerini, nasıl insan olduklarını veya nasıl olmaları gerektiğini
anlatmaktadır.

Kur'an'da mü'minlere ait özelliklerinden
bazıları şunlardır:

1-
Mü'minler akıllı insanlardır, yani akıllarını kullanır, batıl ne kadar çekici ve
nefse hoş gelse de onun peşine gitmezler.[1]



2-
Mü'minler, sözü dinlerler ve en güzeline uyarlar. Sözlerin en güzeli de şüphesiz
ki Allah'tan gelen ‘vahy'dir.[2]



3-
Mü'minler, Allah'ın koyduğu sınırlara dikkat ederler. O'nun yasaklarına,
hükümlerine, öğütlerine karşı gelmezler, bile bile günaha dalmazlar.[3]



4-
Onların kalplerini dünya geçimlikleri, oyun, eğlence, zevk veren şeyler değil,
Allah'ı zikretme (hatırlama) doyurur. Allah adı ve O'nun zikri kalplerini
rahatlatır, ruhlarını dinginliğe kavuşturur.[4]



5-
Mü'minler doğru yolda, istikamet üzerinde olan insanlardır. Onlar, imanlarında
sadık (doğru) oldukları gibi amellerinde de ihlas sahibidirler. Gittikleri yol
dosdoğrudur.[5]



6-
Mü'minler, Rabblerine ibadet eden kimselerdir. Onlar, müşrikler gibi sahte
tanrılara kulluk yapmazlar. Onlar ateistler gibi hayatı ibadetsiz geçirmezler.
Onlar, iman ettikleri Rabblerinin önünde gereken kulluğu yerine getirirler.[6]



7-
Onlar, boş işlerden, lüzumsuz uğraşlardan ve boş sözden (lağv'den) yüz
çevirirler. Onlar zamanlarını en iyi uğraşlarla, salih amellerle geçirmeye,
kendileri için sevap kazanmaya, başkalarına iyilik etmeye gayret ederler.[7]



8-
Mü'minler, Kur'an'ı kabul edip, O'nun hükümlerini yerine getiren insanlardır.
Onlar, sorunlarını Kitap'la çözmeye çalışırlar, Kitap onların rehberidir. Onlar
arzularını, isteklerini Kur'an'ın çizgisine uygun hale getirirler.[8]



9-
Mü'minler merhamet sahibidirler, bütün kötülükleri iyilikle veya en güzel yolla
savarlar. Onlar ancak, küfre, isyana, zalimliğe yumuşaklıkla davranmazlar.[9]
Kendi nefisleri için intikam peşinde olmazlar. Onların kişiliklerinde kin ve
düşmanlığa yer yoktur. Merhamet sahibi oldukları için bütün insanların iman edip
cehennemden kurtulmaları uğrunda çalışırlar.

10-
Onlar, her konuda gerekli çalışmayı yaparlar, her tedbire baş vururlar,
ellerinden gelen gayreti gösterirler, sonra da Allah'a güvenip dayanırlar
(tevekkül ederler).[10]



11-
Onlar, işlerini aralarında yaptıkları şûra ile yaparlar. Birbirlerine akıl
danışırlar. Yardımcı olurlar. Onların işlerini üzerine alan mü'min yöneticiler,
diktatörlük yapmazlar, şûra ile sorunları çözerler.[11]



12-
Mü'minler birbirlerinin kardeşidirler. Birbirlerine karşı kardeşlik hukukuna
uyarlar.[12]



13-
Mü'minler, devamlı olarak ‘ma'ruf'u emrederler, ‘münker'den sakındırırlar. Onlar
devamlı hayr olan şeye çağırırlar.[13]



14-
Mü'minler takva sahibidirler. Her konuda Allah'tan çekinirler, kendilerini
hataya götürecek, günah kazandıracak yollardan uzak durmaya çalışırlar.[14]



15-
Onlar Allah'ın velileridir (dost saydığı kimselerdir). Öyleki o mü'minler
görüldüğü zaman Allah'ı hatırlamak mümkündür.[15]



16-
Mü'minler, imanlarına bağlı olarak salih amel işlerseler, iyi bir davranışta
bulunsalar; karşılığını kat kat alacaklardır.[16]
Onlar, Hakk'a iman etmelerinden ve Allah'a hakkıyla kulluk etmelerinden dolayı
kurtulan insanlardır.[17]



"Mü'minler ancak o kimselerdir ki, Allah'ın adı
anıldığı zaman yürekleri ürperir. O'nun âyetleri okunduğu zaman imanlarını
artırır ve yalnızca Rabblerine tevekkül ederler. Onlar namazı dosdoğru kılarlar
ve kendilerine rızık olarak verdiğimizden infak ederler. İşte gerçek mü'minler
bunlardır. Rabbleri katında onlar için dereceler, bağışlanma ve üstün bir rızık
vardır." (Enfal: 8/2-4)

İşte mü'minler bu kimselerdir. Onların üstün
özelliklerinden ancak bir kısmını yukarıda sayabildik. Kur'an onları en güzel
şekilde tanıtıyor. Peygamberimiz, bizzat kendi yaşantısıyla bize gerçek mü'minin
nasıl olması gerektiğini göstermiştir. O'nun diliyle de mü'minlerin bazı
özelliklerini öğreniyoruz.

Mü'minler, imanlarında samimi insanlardır. Onlar
mallarıyla ve canlarıyla Allah rızası için yaşarlar.[18]



Onlar, Allah'a imanlarından dolayı azaptan
korunmuşlardır. Allah'ın en doğru hükümlerine uydukları için bütün yaratıklar
onlardan emindir. Yalan söylemez, kimseye zulmetmez, kimseyi aldatmaz, kimsenin
hakkına saldırmaz. Kendisine emanet edilen, din, can, akıl ve mala ihanet etmez.
Sözünde durur, ciddidir. Allah'ın nuruyla baktığı için, ibret alır, inandığı
dinden güvendedir ve güven verir.

Peygamberimiz buyuruyor ki:

"Zina eden kişi zina ettiği zaman, mü'min olarak
zina etmez. İçki içen kişi de, içki içtiği zaman mü'min olarak içmez. Hırsız da
çaldığı zaman mü'min olarak çalmaz…. Başkasına ait bir malı insanların gözleri
önünde zorla alan kişi de bulunan açıkça gasbettiği (aldığı) zaman bu suçu
mü'min olarak işlemez."[19]



Mü'min bu gibi hataları imanlı olduğu halde
yapmaz, imanı ona izin vermez. Bu gibi ifadeler mü'minleri günahlardan
sakındırmak içindir. İmanlı olmak insanı her türlü düşük davranış ve günahtan
korur. Zaten İslâmın bir hayat sistemi olarak gönderilmesinin amaçlarından biri
de, insanı bu gibi kötülüklerden korumaktır.

Mü'min, diğer insanların onun elinden ve
dilinden emin olduğu, kimseye zarar vermeyen, herkesin ve her şeyin hakkını
veren, kendisine her konuda güve duyulan kimsedir.[20]



Greçek mü'min kendisi için isteyip arzu ettiği
şeyi diğer müslüman kardeşleri için de isteyip arzu eder.[21] 



Mü'min, imanını tehlikeye atacak davranış, söz
ve fikirlerden uzak durur. Şirk sayılabilecek hiç bir inanca uymaz. İnsanların
uydurduğu dinlerin peşine gitmez. Allah'ın hükmüne rağmen başkalarının
hükümlerini kabul etmez. Kafirleri ve müşrikleri kendine veli edinmez. Din,
helâl ve haram konusunda dikkatli olur, İslâmın çizgisinin dışına çıkmaz.



Mü'min, maddi ve manevi olarak temiz olan
insandır. O Allah'ın sevgili kuludur. Yeryüzünün huzur ve adaleti için bir
direktir.

O, İslâmın somut bir temsilcisidir.

[22]

 



[1]
Maide: 5/100.



[2]
Zümer: 39/18.



[3]
Tevbe: 9/112. Nisa: 4/13.



[4]
Enfal: 8/2. Ra'd: 13/28.



[5]
Fussilet: 41/30.



[6]
Tevbe: 9/112. Secde: 32/15.



[7]
Kasas: 28/55.



[8]
Nur: 24/51.



[9]
Ra'd: 13/22.



[10]
Ankebût: 29/59.



[11]
Şura: 42/36-39.



[12]
Hucurât: 49/10.



[13]
Âli İmran: 3/104,110. Tevbe: 9/71, 112.



[14]
Enbiya: 21/49.



[15]
Yunus: 10/62.



[16]
Taha: 20/112.



[17]
Mü'minun: 23/1.



[18]
Hucurât: 49/15.



[19]
İbni Mace, Fiten: 3, Hadis no: 3936, 2/1298. Buharí,  nak. Ş. İsl. Ans.
4/349.



[20]
Müslim, İman/64-66, Hadis no: 40-42, 1/65.



[21]
Müslim, İman/71-72, Hadis no:45, 1/67.



[22]
Hüseyin K. Ece, İslam'ın Temel Kavramları, Beyan Yayınları: 444-447.