Fecir | Konular | Kitaplar

DÖRDÜNCÜ BÖLÜM GİYİM VE HİCABA DAİR HÜKÜMLER.. 1- Müslüman Hanımın Şer'î Giyiminin Niteliği

DÖRDÜNCÜ BÖLÜM GİYİM VE HİCABA DAİR HÜKÜMLER




DÖRDÜNCÜ BÖLÜM
GİYİM VE HİCABA DAİR HÜKÜMLER

 



1- Müslüman
Hanımın Şer'î Giyiminin Niteliği:

 

1-
Müslüman hanımın elbisesinin, mahremi olmayan erkeklere karşı bütün bedenini
örtecek bir şekilde olması gerekir. Mahremlerinin önünde ise ancak yüzü, elleri
ve ayakları gibi açması adet olarak görüle gelmiş yerlerini açar.

2-
Elbisenin, arkasından teni gözükmeyecek şekilde şeffaf olmayıp örttüğünü
kapatması, setredici olması gerekir.

3-
Elbisenin, kadının organlarının hacmini dışa vuracak kadar dar olmaması gerekir.
Müslim'in Sahih'inde Peygamber sallallahu aleyhi vesellem den şöyle
dediği rivayet edilmiştir:

"Cehennem ehlinden
henüz görmediğim iki grup insan vardır. (Bunların biri) giyimli fakat çıplak,
meyleden ve meylettiren, başları deve hörgüçlerini andıran kadınlardır. Bunlar
cennete girmezler, kokusunu da almazlar. Diğeri ise beraberlerinde inek
kuyruklarını andıran kamçılar bulunan ve onlarla Allah'ın kullarını döven
erkeklerdir."

Şeyhü'l-İslam İbn
Teymiyye, Fetvalarında[1]
şunları söylemektedir: "Peygamber sallallahu aleyhi vesellem efendimizin
"giyinmiş fakat çıplak" sözleri kadının kendisini örtmeyecek elbiseler
giyinmesi diye açıklanmıştır. Böyle bir kadın elbise giyiniyor gibidir, amma
gerçekte çıplaktır. Mesela tenini gösteren ince elbise yahut ta kalçaları,
kolları ve buna benzer  yaratılışının organlarını açığa çıkartan dar elbise
gibi. Gerçek şu ki, kadının giyimi onu örten, bedenini ve organlarının hacmini,
kalın ve geniş olduğundan ötürü göstermeyen giyimdir…"

4-
Kadın giyiminde erkeklere benzemeye çalışmamalıdır. Çünkü Peygamber
sallallahu aleyhi vesellem erkeklere benzemeye çalışan kadınlara ve yine
kadınlar arasından erkek kılıklarına giren kadınlara lanet etmiştir. Giyim
noktasında kadının erkeğe benzemesi ise her toplumun kendi örfüne göre, tür ve
nitelik itibari ile erkeğe özgü olan elbiselerinde erkeğe benzemeğe
çalışmasıdır. Şeyhül-İslam İbn Teymiyye Fetvalarında[2]
şunları söylemektedir: "Buna göre erkek ile kadın elbisesi arasındaki fark,
erkekler için elverişli olan ile kadınlar için elverişli olanın ayırd
edilmesiyle ortaya çıkmaktadır. Bu da erkeklere ve kadınlara uygun olan giyim
çeşidinin belirlenmesi ile ilgilidir. Bu da erkeklerin giymekle emrolundukları
şeyle kadınların giymekle emrolundukları tarza uygun olandan ibarettir. Kadınlar
süslenmeksizin, ortada görünmeksizin örtünmek ve tesettüre bürünmekle
emrolunmuşlardır. Bundan dolayı kadınlar ezan okunurken, telbiye getirirken
seslerini yükseltmeleri, Safa ile Merve'nin üstüne kadar çıkmaları, erkeklerin
elbiselerini çıkardıkları gibi ihramda elbise çıkarmaları ile emrolunmamışlardır.
Erkek başını açmakla alışılmış elbiseleri giyinmemekle emrolunmuştur. Alışılmış
elbiseler ise onun azalarına göre biçilmiş olan elbiselerdir. O bakımdan ihramlı
olan erkek gömlek pantolon bornoz ayakkabı gibi şeyler giymez." Daha sonra
şunları söylemektedir: "Kadına gelince ona herhangi bir elbise çeşidi
yasaklanmış değildir. Çünkü kadınlar örtünmekle ve tesettürle emrolunmuşlardır.
Bunun aksine iş yapması onun için meşru değildir. Ancak peçe takması ve eldiven
giyinmesi (ihramda) yasaktır. Çünkü organın ölçülerine göre bir elbise çeşididir
ve böyle bir elbiseye de ihtiyacı yoktur."

Daha sonra onun
yüzünü bunun dışındaki şeylerle örteceğini söz konusu etmekte ve sonunda şunları
söylemektedir: "Erkek ile kadının erkeği kadınlardan ayırdedecek şekilde
elbiseleri arasında fark olmasının kaçınılmaz olduğu ortaya çıktığına,
kadınların giyecekleri elbiselerde onun maksadını gerçekleştirecek şekilde
tesettür ve örtünme niteliğinin bulunmasının zorunluluğu anlaşıldığına göre bu
bahsin de asıl ilkesi böylece ortaya çıkmış bulunmaktadır. Eğer elbise
çoğunlukla erkek elbisesi ise kadına bunu giymenin de yasaklandığı
anlaşılmaktadır." Sonra da şunları söylemektedir: "Eğer elbisede az örtmek ve
erkeğe benzerlik bir arada bulunacak olursa bu iki sebepten dolayı böyle bir
kıyafet yasaktır. Doğrusunu en iyi bilen Allahtır…"

5-
Kadın süslenerek dışarıya çıkanlardan sayılmaması için evinden dışarıya çıktığı
vakit, elbisesinde dikkatleri çekecek şekilde süs bulunmamalıdır.

 



[1]
XXII,
146.



[2]
XXII,
148-149 ve 155.