Osmanlılar Döneminde Câriye
Osmanlılar Döneminde Câriye
Osmanlılarda, hemen son
zamanlara kadar sarayı ve konakları câriyeler doldururdu. Saray bir zamanlar
binlerce câriyenin mekânı olmuştur. Yüzlerce câriyesi olan vezirler, Osmanlı
tarihinde pek çoktur. Kanuni'nin sadrâzamı İbrahim Paşa'nın, Sokulllu Mehmet
Paşa'nın konakları câriye ve kölelerle doluydu. İstanbul'da ve taşranın büyük
şehirlerinde esir pazarları bulunuyorsa orada kölelerle birlikte câriyeler de
alınıp satılıyordu. Câriye yetiştirmek gibi sanatlarla uğraşanlar çoktu.
Padişahların câriyelerden oluşan sâzende ve hânendeleri vardı. Esasen vâlide
sultanların çoğu, câriyelikle saraya girmişler, çocuk doğurmaları sayesinde o
mertebeye ulaşmışlardı. Câriyelerin saraylardaki nüfuz ve etkisi çok önemliydi.
Önemli ve büyük işler, câriyeler tarafından görülürdü. Hürrem Sultan, Kösem
Sultan, Turhan Sultan, Safiye Sultan gibi âdeta saltanat sürmüş olan kadınlar,
hep câriyelikten yetişmişlerdir.
Vezirlerle devlet erkânı, güzel
câriyeler takdimi suretiyle padişahların gözlerine girmeye çalışırlardı.
Seraskerler, kumandanlar, hele fütûhat zamanlarında zaptettikleri yerlerdeki en
güzel kız ve kadınları saraya takdim ederler, bu sâyede teveccüh ve iltifata
nâil olurlardı. Padişahların da vezirlerine karşı muhabbetlerini göstermek için
câriye hediye ettikleri olurdu. Osmanlılarda son zamanlardaki câriyelerin çoğu
Çerkez ve Gürcü idi. Sudan'dan getirilmiş olan siyahî câriyeler de epey bir
yekün teşkil ediyordu. Yalnız, birincilere olan rağbet daha fazlaydı. Çünkü
Çerkez ve Gürcüler aynı zamanda odalık hizmetini de görüyorlardı. Siyahîler ise
sadece ev hizmetini görürlerdi. İstanbul'da câriye satışında "pençik" adıyla bir
fındık altını resim (vergi) alınırdı. Hicrî 1215 senesinde maktu bir fındık
altınının yerine, diğer ticarî mallar gibi, satış bedelinden yüzde üç vergi
alınmasına karar verilmişti.[1]
[1]
M. Zeki Pakalın, Osmanlı Tarih Deyimleri ve Terimleri Sözlüğü, c. 1, s.
260
KÖLE-KÖLELİK
- KÖLELİK.. Abd/Köle; Anlam ve Mâhiyeti
- Köleliğin Tarihî Seyri
- Eski Türklerde
- Arap Câhiliyyesinde Kölelik
- Köleliğin Kaynakları
- 1- Savaşlar
- 2- Özellikle Beyaz Olmayanların Zulümle Köle Yapılması
- 3- Suçluların Kölelikle Cezalandırılması
- 4- İnsanın Kendini Veya Çocuğunu Köle Olarak Satması
- 5- Bulunan İnsanın Köleleştirilmesi
- 6- Borçluluk
- 7- Serflik/İşçilik
- 8- Köle Çocuğu Olmak
- 9- Ticaret Yoluyla
- 10- Haydutluk vb. Sebepler
- İslâm'a Göre Köleliğin Temel Kaynağı Olan Savaş Esirlerinin Köleleştirilmesi
- Kur'ân-ı Kerim'de Köle ve Kölelik.
- Hadis-i Şeriflerde Kölelik.
- Kölenin Hukukî Statüsü.
- Fıkhî Eserlerde Kölenin Hukukî Statüsü
- 1- İnanç ve İbâdet Hürriyeti Bakımından
- 2- Muâmelât ve Ukubât Bakımından
- Kölelerin Hak ve Görevleri
- Fıkhî Hükümlere Göre Câriyelerden Cinsî Yönde Yararlanma Şartları
- Kölelik Mantığı ve Naklî-Aklî Değerlerle Çatışması
- İslâmiyet'ten Önce Kölelik
- İslâm'ın Kölelik Kurumuna Bakışı
- 1) Köle Âzâdına Teşvik
- 2) Keffâret İçin Köle Âzâdı
- 3) Mükâtebe
- 4) Zekâttan Kölelerin Özgürlüğü İçin Pay Ayrılması
- Câriyelik ve Câriyeler
- Emevî ve Abbâsilerin Saltanat Döneminde Köle ve Câriye.
- Osmanlılar Döneminde Câriye.
- Gedikli Câriye
- Osmanlılarda Köle
- Câriyelerin Avret Yeri; Dine Bundan Büyük İftira Olamaz "Örtünmelerini Din Yasaklıyor!".
- Köle Âzâd Etme ve Önemi
- Kölelikle İlgili Bazı Kelime ve Terimler Kul
- Reâyâ
- Devşirme
- Esir (Esâret)
- Esirci
- Esir Pazarı
- İnsan Avcısı
- İstifrâş
- Halayık
- Câriye
- Gedikli Câriye
- Odalık
- Hasodalık
- Haseki
- Kadınefendi
- İkbal ve Gözde
- Hadım
- Akağa
- Haremağası
- Kızlarağası
- Ğulâm, Ğılman
- Mevâlî
- Tedbir (Müdebber)
- Mükâtebe
- Ümmü Veled
- Itk (Âzât)
- Pençik
- Forsa
- Kölelik Çok Önceleri Kalkmış Olmalı Değil miydi?.
- 1) Kaçırma Yoluyla Kölelik
- 2) Ailenin Satışı
- 3) Hediye Yoluyla Kölelik
- 4) Anlaşma Üzerine Köle Verme
- Kölelik Gerçekten Kalktı mı? Modern Kölelik ve Özgürlük Üzerine Düşünceler
- Konuyla İlgili Geniş Bilgi Alınabilecek Kaynaklar