Devşirme
Devşirme:
Saray hizmetleriyle yeniçeri
ocağında kullanılmak üzere toplanan hıristiyan çocuklarına denir. Yıldırım
Bayezid'in Ankara mağlûbiyetinden sonra fetihlerin duraklaması sebebiyle yeniden
esir elde edilememesi üzerine Acemi oğlan ihtiyacı için hıristiyan tebaadan
alınmaya başlanan genç çocuklar ve onların böylece alınmasına devşirme adı
verilirdi. İhtiyaca göre üç beş senede bir ve bazen daha uzun fâsılalarla
hıristiyanlardan 8-20 yaş arasındaki çocukların gürbüz ve sağlam olanları
alınırdı. Kırk evden bir oğlan hesabıyla ihtiyaç oranında devşirilen çocukların
daha çok 14-18 yaş arasında olanları tercih olunur ve evliler alınmazdı. Kanun
gereği çocukların en asilleri, papaz çocukları, iki çocuğu olanın biri, birkaç
çocuğu olanın en güzeli ve sıhhatlisi seçilirdi. Bir oğlu olanın çocuğu alınmaz,
babasının hizmetine bırakılırdı. Alınacak çocukların orta boylu olmasına dikkat
edilirdi. Uzun boylu ve endâmı mütenâsip olanlar saray için seçilirlerdi.
Yahûdiler (ticaretle meşgul olduklarından) onlardan devşirme hiç alınmaz, sadece
hıristiyan çocukları toplanırdı. Devşirmelik; Arnavut, Bulgar, Ermeni ve
Bosnalılara münhasırdı.
Tek oğul, yahudi ve evlilerden
başka; köy kethüdâsı (köy kâhyası, muhtarı)nın oğlu, çoban ve sığırtmaç, köse,
kel, doğuştan sünnetli, Türkçe bilen, sanat sahibi, İstanbul'a gelip gitmiş, çok
uzun veya çok kısa boylu olanlar da devşirilmezdi. Rus, çingene ve Acemlerden
oğlan devşirmek kesinlikle yasaktı. Devşirilen çocuklar sürü denilen 100-200
kişilik kafileler halinde ve sürücülerin muhâfazası altında hükümet merkezine
sevkolunurdu. Sürü, devlet merkezine gelince iki üç gün istirahat eder, oğlanlar
şehâdet getirtilip müslüman edilirdi. Sonra yeniçeri ağası tarafından teftiş
olunur, içlerinde sünnetli bulunup bulunmadığına bakılır, uygun çıkanlar eşkâl
defterine kaydolup Acemi ocağı cerrahı tarafından sünnet edilirlerdi. Bundan
sonra güzelleri saray için, gürbüzceleri Bostancı ocağı için ayrılır, öbürleri
Anadolu ve Rumeli ağaları vasıtasıyla Türk köylülerine dağıtılırdı. Buna Türke
vermek denirdi. Orada belirli bir müddet hizmet ettikten sonra eşkâli yoklanıp
Acemi oğlanı yazılırlardı. Bu Acemi oğlanlar, ihtiyaca göre devşirilirdi. Bazen
ölenler, kaçanlar ve kapıya çıkarılanlar çok fazla olduğu zaman, noksanı
kapatmak için de oğlan devşirilirdi. Osmanlı ricâlinin çoğu, devşirme usûlüyle
alınan, İslâm ve Osmanlı terbiyesi gören hıristiyan çocuklarından yetişme
idi.
KÖLE-KÖLELİK
- KÖLELİK.. Abd/Köle; Anlam ve Mâhiyeti
- Köleliğin Tarihî Seyri
- Eski Türklerde
- Arap Câhiliyyesinde Kölelik
- Köleliğin Kaynakları
- 1- Savaşlar
- 2- Özellikle Beyaz Olmayanların Zulümle Köle Yapılması
- 3- Suçluların Kölelikle Cezalandırılması
- 4- İnsanın Kendini Veya Çocuğunu Köle Olarak Satması
- 5- Bulunan İnsanın Köleleştirilmesi
- 6- Borçluluk
- 7- Serflik/İşçilik
- 8- Köle Çocuğu Olmak
- 9- Ticaret Yoluyla
- 10- Haydutluk vb. Sebepler
- İslâm'a Göre Köleliğin Temel Kaynağı Olan Savaş Esirlerinin Köleleştirilmesi
- Kur'ân-ı Kerim'de Köle ve Kölelik.
- Hadis-i Şeriflerde Kölelik.
- Kölenin Hukukî Statüsü.
- Fıkhî Eserlerde Kölenin Hukukî Statüsü
- 1- İnanç ve İbâdet Hürriyeti Bakımından
- 2- Muâmelât ve Ukubât Bakımından
- Kölelerin Hak ve Görevleri
- Fıkhî Hükümlere Göre Câriyelerden Cinsî Yönde Yararlanma Şartları
- Kölelik Mantığı ve Naklî-Aklî Değerlerle Çatışması
- İslâmiyet'ten Önce Kölelik
- İslâm'ın Kölelik Kurumuna Bakışı
- 1) Köle Âzâdına Teşvik
- 2) Keffâret İçin Köle Âzâdı
- 3) Mükâtebe
- 4) Zekâttan Kölelerin Özgürlüğü İçin Pay Ayrılması
- Câriyelik ve Câriyeler
- Emevî ve Abbâsilerin Saltanat Döneminde Köle ve Câriye.
- Osmanlılar Döneminde Câriye.
- Gedikli Câriye
- Osmanlılarda Köle
- Câriyelerin Avret Yeri; Dine Bundan Büyük İftira Olamaz "Örtünmelerini Din Yasaklıyor!".
- Köle Âzâd Etme ve Önemi
- Kölelikle İlgili Bazı Kelime ve Terimler Kul
- Reâyâ
- Devşirme
- Esir (Esâret)
- Esirci
- Esir Pazarı
- İnsan Avcısı
- İstifrâş
- Halayık
- Câriye
- Gedikli Câriye
- Odalık
- Hasodalık
- Haseki
- Kadınefendi
- İkbal ve Gözde
- Hadım
- Akağa
- Haremağası
- Kızlarağası
- Ğulâm, Ğılman
- Mevâlî
- Tedbir (Müdebber)
- Mükâtebe
- Ümmü Veled
- Itk (Âzât)
- Pençik
- Forsa
- Kölelik Çok Önceleri Kalkmış Olmalı Değil miydi?.
- 1) Kaçırma Yoluyla Kölelik
- 2) Ailenin Satışı
- 3) Hediye Yoluyla Kölelik
- 4) Anlaşma Üzerine Köle Verme
- Kölelik Gerçekten Kalktı mı? Modern Kölelik ve Özgürlük Üzerine Düşünceler
- Konuyla İlgili Geniş Bilgi Alınabilecek Kaynaklar