Fecir | Konular | Kitaplar

15) Cemâlullah

15

15) Cemâlullah:

Allah'ın
cemâli ve rahmeti. Cemâl; lügatte güzel olmak, güzel şekil ve sûret demektir.
Ayrıca, herkesin bildiği renk güzelliği ve yumuşaklık anlamına geldiği gibi, her
uzvun mizaç ve yaratılışına uygun olan hüküm üzerine olması mânâsına da gelir.
Cemâlullah; cemâl-i hakiki, cemâl-i mutlak, cemâli hak ve cemâl-i ahadiyet
şeklinde de ifâde edilir.

Cemâl, iç ve dış güzelliğinin adıdır. Allah hakkında kullanıldığında; O' nun
rahmeti, lütfu ve bereketi ile tecelli etmesi; merhameti, bağışlayıcı olması
düşünülür. Cemâl, Allah'ın hoşnutluğu ve lütfu, yahut bunlarla ilgili
sıfatlardır. Bir bakımdan Cenâb-ı Allah'ın zâtına, sıfatlarına ve güzel
isimlerine; özellikle lütuf, rızâ, rahmet, nimet, ilim, afv ve ihsanla ilgili
sıfatlarına cemâl adı verilir. Allah'ın vahdâniyetine iman edip, güzelliğine
gönlünü bağlayan mü'minler Cennet'te Allah'ın cemâlini doyasıya
seyredeceklerdir.

"Yüzler vardır ki o gün ışıl ışıl parıldayacaktır. (Onlar) Rablerine bakacaklar
(O'nu göreceklerdi)." (Kıyâme: 75/23-24)

"Güzel amel edenlere daha güzel mükâfat (Cennet), bir de fazlası vardır."
(Yûnus: 10/26)

âyetleri, cemâlullah'ın doya doya seyredileceğine delildir.

Ayrıca, cemâlullah, iki ayrı şekilde ifâde edilmiştir. Birincisi, isim ve
sıfatların mânâları olmak üzere mânevîdir. Bu, Hakk'ın kendisini şuhûd etmesine
mahsustur. İkincisi, Çeşitleri ve bölümleri ile beraber mahlûkat âlemi olan bu
mutlak âlemdir.[1]

Cemâlullah'a kavuşma; Allah'ın emir ve yasaklarına tam anlamıyla uyarak tevhîd
akidesine sarılmakla mümkündür. Allah'ın cemâli; celâlinden sonra gelir. Onun
için mü'min kullar, Allah'ın muhabbetini kalplerine yerleştirmekle nefislerini
kötülüklerden arındırır ve Allah sevgisi dışında kalan her şeyi kalplerinden
uzaklaştırırlar. İşte o zaman cemâlullah'a kavuşmaları mümkün olur. Allah
cemâlini, sevenlerine ihsan eder. Görüldüğü üzere cemâlullah'a kavuşma; tevhidi
kavramak ve Allah dışında her şeye hayır diyebilenlerin hakkıdır. Ehl-i Sünnet
akidesine göre; mü'minler cemâlullah'ı Cennet'te göreceklerdir.[2]



[1]
et-Tehânevî, Keşşâfü Istılâhâti'l-Fünûn, İstanbul
1984, 234-235.

[2]
Hasan Fehmi Kumanlıoğlu, Şâmil İslâm Ansiklopedisi: 1/289.