Fecir | Konular | Kitaplar

60) Rabbi'l-Âlemîn

60

60) Rabbi'l-Âlemîn:

"Alemlerin Rabbi" demektir.
Allah, bütün âlemlerin tek rabbı, yaratıcısı, yöneticisi ve besleyicisidir.
Kâinatta birbirinden farklı pek çok âlem vardır ve insanın bunların hepsinin
adını, sayısını ve özelliklerini bilmesi imkânsızdır. Zira kâinatta yaratılan
canlı ve cansız, sayısız âlem, kendi içinde de farklı âlemlere ayrılır. Tek bir
balık türünün kendisine benzer binlerce türü, tek bir meyvenin kendisine
benzeyen yüzlerce çeşidi vardır. Hayvanların, bitkilerin, eşyaların milyarlarca,
rüzgârların ve bulutların onlarca çeşidi vardır. Allah birbirine hiç benzemeyen,
farklı ırklara, tenlere, dillere ve kültürlere sahip olan milyarlarca insan
yaratmıştır. Bunların yanında Allah gözle görülemeyen atomların dünyasını,
bedenimizin her milimetresini oluşturan görkemli sistemlerle donatılmış
hücreleri ve yine insan gözüyle görülemeyen yüzlerce canlıyı yaratmıştır.
Denizin binlerce metre altında yaşayan kimsenin görmediği bir mercan kolonisinin
de Rabbi Allah'tır. Allah mikroorganizmaların oluşturduğu mikroâlemden, uzaydaki
gökcisimlerinin oluşturduğu makroâleme kadar sayamayacağımız miktarda çok âlemi
biz uyurken, uyanıkken ya da bir işle uğraşırken sürekli kontrol eder, hepsini
yönetir, hepsini besler ve yaşamlarını devam ettirmelerine izin verir. Allah tüm
âlemlerin Rabbi olduğunu insanlara şöyle duyurmuştur:
"Allah, yeryüzünü sizin için
bir karar, gökyüzünü bir bina kıldı; sizi sûretlendirdi, sûretinizi de en güzel
(bir biçim ve incelikte) kıldı ve size güzel/temiz şeylerden rızık verdi. İşte
sizin Rabbiniz Allah budur. Âlemlerin Rabbi Allah ne yücedir. O, Hayy (diri)
olandır. O'ndan başka ilâh yoktur; öyleyse dini yalnızca kendisine hâlis
kılanlar olarak O'na duâ edin. Âlemlerin Rabbine hamdolsun." (Mü'min:
40/64-65)
İnsan yalnız okyanusun içindeki
hayatı ve burada yaşayan canlıların bakımlarını, yiyeceklerini, kendi içlerinde
yaşadıkları ortak yaşamı, üremelerini ve soylarının devamı için korunan hassas
dengeyi düşündüğünde, tek bir âlemi dahi yaratmanın ve yönetmenin ancak Allah
tarafından yapılabileceğini ve bunun için sonsuz bir güç gerektiğini görür.
Kuşkusuz Allah yalnızca
kâinatın içinde yer alan sayısız âlemin değil, bütün bunların dışında apayrı bir
zamanda ve mekânda yaşayan cinlerin ve meleklerin de Rabbidir. Bu varlıkların da
hepsini O yaratmış ve hepsine boyun eğdirmiştir. Allah'ın yarattığı âlemler
insan aklının ve hayal gücünün çok ötesindedir. Hepsi O'nun yaratıcılığının,
sanatının ve sonsuz gücünün eseridir. Allah'ın bu yüceliği ve büyüklüğü
karşısında insana düşen ise, Hz. İbrâhim gibi kendisine 'Teslim ol'
çağrısında bulunan Rabbine, "...Âlemlerin Rabbine teslim oldum" (Bakara:
2/131) cevabıyla icâbet etmektir. Ve tüm yaşantısını Kuran'da kendisine "De
ki: ‘Şüphesiz benim namazım, ibâdetlerim, hayatım ve ölümüm âlemlerin Rabbi olan
Allah'ındır, Allah içindir." (En'âm: 6/162) âyetiyle emredildiği gibi,
yalnızca O'nun için yaşamaktır.