Fecir | Konular | Kitaplar

Boyutsuz resimleri mubah görenlerin dayandıkları deliller

Boyutsuz resimleri mubah görenlerin dayandıkları deliller



Boyutsuz resimleri
mubah görenlerin dayandıkları deliller:



 

Ebû Talha (r.a.)'den: Rasûlullah (s.a.s.) şöyle
buyurmuştur: "İçinde resim (sûret) olan eve melekler girmez. " Hadisin
râvîlerinden Büsr dedi ki: "Zeyd b. Halid hastalandı. Ziyaretine gittik. Gördük
ki, kapısında resimli bir perde var. Rasûlullah (s.a.s.)'ın zevcesi Meynûne (r.anha)'nın
üvey oğlu Ubeydullah el-Havlânî'ye: "Zeyd sana bir gün önce resimler hakkındaki
hadisi haber vermedi mi?" diye sordum. "Onun "Ancak elbise ve örtüdeki nakış ve
resimler müstesnadır" dediğini işitmedin mi?" cevabını verdi (Buhârî, Libas,
92).

 

Ebû Talha el-Ensarî'den: Ebû Talha: Rasûlullah
(s.a.s.)'in "Melekler, içinde köpek ve resim bulunan eve girmez"
buyurduğunu işitim, dedi. Zeyd b. Hâlid el-Cühenî dedi ki: Hz. Âîşe'nin yanına
geldim ve; şu (Ebû Talha) Rasûlullah (s.a.s.)'nin "Melekler, içinde köpek ve
resim bulunan eve girmez" buyurduğunu haber veriyor. Rasûlullah (s.a.s.)'in
bunu söylediğini işitin mi? dedim. "Hayır, yalnız ne yaptığımı sana haber
vereyim. Bir gazâsına çıktığını gördüm. Resimli bir örtü alıp kapıya örttüm.
Rasûlullah gazadan dönüp perdeyi görünce yüzünde hoşnutsuzluk alâmetleri gördüm.
Hemen perdeyi çekip yırttı ve "Allah bize, taşları ve çamurları giydirmemizi
emretmedi" buyurdu. Hz. Âîşe devamla dedi ki: "Biz o perdeden iki yastık
yaptık. Ben içlerini hurma lifiyle doldurdum. Benim bu yaptığımı ayıplamadı" (Nevevî,
Müslim Şerhi, XVI, 86).

İmam Nevevî hadisin şerhinde şu açıklamayı
yapar: "Bu hadiste haramlığı gerektirecek bir ifade yoktur. "Allah bize, taşları
ve çamurları giydirmemizi emretmedi" ifadesi bunun ne vâcib, ne mendub, ne de
haram olduğunu gerektirir."

Âîşe (r.anha)'dan: "Üzerinde kuş resimleri olan
perdemiz vardı. Eve girenin hemen karşısında görünüyordu. Rasûlullah (s.a.s.)
bana, "Bunun yerini değiştir, çünkü eve her girdiğimde onu görüp dünyayı
hatırlıyorum" buyurdu." Hadisin diğer bir rivâyetinde Hz. Âîşe: "Rasûlullah
(s.a.s.) bize onu kesmemizi emretmedi" diyor (Nevevî, Müslim Şerhi, XVI, 187).

Ulemâdan bir kısmı bu hadis hakkında şöyle
derler: "Bu hadisin hükmüyle amel edilir. Çünkü Rasûlullah (s.a.s.) Hz. Âîşe'ye
onu parçalamasını emretmedi. Eve girerken karşısına gelen yerden onu kaldırıp
başka yere asmasını emretti. Onun hoşlanmadığı nokta, eve girişinde dünyayı ve
dünyanın süsünü kendisine hatırlatacak eşyayı görmesidir. Özellikle Rasûlullah
(s.a.s.) hemen hemen bütün sünnet ve nafile namazlarını evde kılıyordu. Bu çeşit
resimli örtü ve perdeler kalbin huşuuna ve Allah'a yönelip kâmil bir şekilde
O'na niyazda bulunmaya engel oluyordu" (Y. el-Kardavî, el-Halâl ve'l-Harâm fi'l-İslâm,
108).

Enes (r.a.)'den "Hz. Âîşe'nin nakışlı ve resimli
bir perdesi vardı. Onunla evin bir tarafını örterdi. Rasûlullah (s.a.s.) ona
"Onu benden uzaklaştır. Çünkü resimler, devamlı olarak namazımda bana görünüyor"
buyurdu" (Buhârî, Salât 15, Libas 93; İbn Hanbel, III/151, 283). Abdurrahman
b. el-Kasım'dan: "Kasım'ın Âîşe (r.anha)'dan şu hadisi rivâyet ettiğini işittim:
Âîşe'nin üzerinde resimler olan bir örtüsü vardı. Bu örtü, sergi olarak sofaya
kadar uzatılmıştı. Rasûlullah (s.a.s.) ona doğru namaz kılıyordu. Âîşe'ye
"Onu benden uzaklaştır" buyurdu. Hz. Âîşe dedi ki: "Onu uzaklaştırdım ve
ondan yastıklar yaptım. Rasûlullah (s.a.s.) bu yastıklara dayanırdı" (Nevevî,
Müslim Şerhi, XIV, 89).