Fecir | Konular | Kitaplar

Kurt

Kurt



Kurt:



 

Eski Türklerde ata ve kutsal kabul edilen
hayvan, kurttur. Kurdun kutsallığı,
bozkırların korkulu bir hayvanı olarak, özellikle hayvan sürüleri için büyük
tehlike teşkil etmesi dolayısıyla, ona karşı duyulan korku ile karışık bir saygı
hissinden ileri geldiği anlaşılıyor. Bozkurtun, Göktürk'lerin atası olduğuna
inanılır. Orta Asya Türklerinde Boz renkli kurt inancı, ilkel totemciliğin
kalıntısıdır. Hemen bütün Türk boyları bir bozkurttan türediklerine
inanırlar. Değişik biçimleri bulunan bu inancın en yaygın olanı şudur: Çok
eski çağlarda Türkler bir saldırıya uğramış, bu saldırıda sadece küçük bir erkek
çocuk sağ kalmış. Dişi bir bozkurt, onu büyütmüş ve ondan gebe kalmış. Türkler
bu yarısı insan yarısı kurt atadan türemişler. Türklerin kurt totemi, hem
olağanüstü bir güçlülük, hem de İlâhî/kutsal bir nitelik taşıdıkları yolundaki
inançlarını temellendirir.

Örnek olarak, kurt soyundan gelme Türk hakanı
Asena, Yunan tanrıları gibi, yellere ve yağmurlara egemendir; onlara dilediğini
yaptırabilecek İlâhî bir gücü vardır. Türklerin bu inancı, öteki Orta Asya
ırklarına da yayılmıştır. Moğolların, soyundan geldiklerine inandıkları erkek
bozkurta borte-çine adı verilir. Moğol inancı, ulusunun soyunu, bu bozkurtla
dişi ak geyiğin çiftleşmesine bağlar. Bu birleşmeden doğan Bataçihan'ın ataları
olduğuna inanırlar. Yine, bilindiği gibi Roma'nın kurucusu sayılın tanrı
oğulları olan Remus ve Romulus adındaki ikiz kardeşleri bir kurt emzirip
beslemiştir. Yerleşecek toprak arayan Samnit'lere de bir kurt kılavuzluk
etmiştir. İskandinav mitolojisindeki Loki'nin oğlu Fenris de bir kurttur. Tanrı
Votan'ın yanında da her zaman iki kurt gezer. Yine İskandinav mitolojisine göre,
güneşle ay, peşlerine iki tane vahşi kurt takıldığından, uzayda durup
dinlenmeden koşmak zorundaymışlar.   



Eski Türklerde çok eskilerden beri bir kartal kültünün mevcut olduğunu
biliyoruz. Selçukluların günümüze kadar ayakta kalmış birçok medrese, künbet ve
câmii mimarisinde, özellikle kapı ve duvarlardaki motiflerde bazen aslanlarla
birlikte çift başlı kartal motifine çokça rastlanır. Araştırıcılara göre,
kartal, güneş (daha ziyade Gök) tanrının sembolü sayılmıştır. Yuvasını sarp
vadilerde yalçın kayalar üzerine yapan ve çok yükseklerde uçabilen kartalın
böyle telakki edilmesi, eski Türk bozkır hayatında büyük yeri olan avcılık
dolayısıyla bazı kuşlara da yaygınlaşmıştır.