Hadis
Hadis-i Şeriflerde Ruh:
"Ruhlar toplu cemaatlerdir. Onlardan
birbiriyle tanışanlar kaynaşır, tanışmayanlar da ayrılırlar."
(Buhârî, Enbiyâ, 1; Müslim, Birr 159)
"Şüphesiz sizden birinizin oluşumu,
annesinin karnında kırk günde toplanır. Sonra orada o kadar bir müddette (yani
kırk günde) aleka (yapışkan madde) haline gelir.
Sonra, o kadar bir zamanda mudğa (bir
parça et) olur. Sanra Allah ona bir melek gönderir. Meleğe; âamelini, ecelini,
rızkını, şakî ve saîd olacağını' yazması şeklinde dört kelime emrolunur. Sonra
da ona ruh üfürülür." (Buhârî,
Enbiyâ 1, Kader 1, Tevhîd 28; Müslim, Kader 1; Ebû Dâvud Sünnet 16; Tirmizî,
Kader 4; İbn Mâce, Mukaddime 10; Ahmed bin Hanbel, I/382)
"Mü'minin ruhu çıktığı zaman, onu iki
melek karşılar, yukarıya çıkarırlar. Gök ehli; âYer tarafından güzel bir ruh
geldi. Allah sana ve yaşattığın cesede salât (duâ) etsin' derler. Peşinden onu
Rabbine götürürler. Sonra, âbunu sınırın ötesine (sidretü'l müntehâ'ya) kadar
götürün' diye buyurulur. Kâfirin ruhu çıktığı zaman gök ehli; âYer tarafından
pis bir ruh geldi' derler ve âbunu sınırın sonuna (Cehennem'e) kadar götürün'
diye söylenir." (Müslim,
Cennet 75, hadis no: 2872, 4/2202)
"Biriniz öldüğü zaman sabah akşam ona
oturacağı yer gösterilir. Eğer cennet halkından ise cennet halkındandır (orası
cennettir); eğer cehennem halkından ise cehennem halkındandır (o makamı
cehennemdir). Ona: âİşte Allah seni kıyâmet günü tekrar diriltinceye kadar
oturacağın yer burasıdır' denilir."
(Tirmizî, Cenâiz 70)
Bedir savaşında Kureyş ölüleri, bir
kuyuya dolduruldu. Allah'ın Rasûlü, kuyunun içindeki ölülere hitap ederek:
"Ey falan oğlu falan ve ey filân oğlu filân, Allah ve Rasûlü'nün size vaad
ettiklerini gerçek buldunuz mu? Ben, Allah'ın bana vaad ettiğini gerçekleşmiş
buldum" dedi. Hz. Ömer: âEy Allah'ın Rasûlü, ruhsuz cesetlere nasıl hitap
ediyorsun?' diye sordu. Rasûlullah: "Benim söylediklerimi, siz onlardan daha
iyi duyamazsınız. Fakat onlar cevap veremezler" buyurdu. (Müslim, Cennet
76-77; Buhârî, Cenâiz Bâbu Mâ câe fî azâbi'l-kabr)
"Kişi kabre konulup arkadaşları
yanından ayrıldıklarında, onların ayak seslerini duyar. İki melek gelip onu
oturtur, âbu adam, yani Muhammed (s.a.s.) hakkında ne diyorsun?' derler. Mü'min:
âBen onun, Allah'ın kulu ve elçisi olduğuna tanıklık ederim' der. Ona:
âCehennemdeki yerine bak, Allah onu cennete çevirdi' denilir. O kimse her iki
makamı da görür. Münâfık ve kâfir ise bu soru karşısında: âBilmiyorum,
insanların onun hakkında söylediklerini söylüyorum' der. Ona: âSen anlamadın ve
okumadın (ne kendin gerçeği anladın, ne de bilginlerden sorup öğrendin)' denilir.
Ve demirden coplarla ona vurulur. Adam öyle bağırır ki, cinlerden ve insanlardan
başka herkes onun sesini işitir."
(Buhârî, Cenâiz Bâbu Mâ câe fî
azâbi'l-kabr; Ahmed bin Hanbel, III/26)
Allah'ın Rasûlü, ümmetine, bir
kabristandan geçerken: "Esselâmu aleyküm dâre kavmin mü'minîn (Selâm size ey
mü'minler yurdunun sâkinleri)" şeklinde selâm vermeyi emretmiştir (Müslim,
Cenâiz 102; Ebû Dâvud, Cenâiz 79; Nesâî, Tahâret 109; İbn Mâce, Cenâiz 36)
RUH
- RUH-RUH ÇAĞIRMA-RUH GÖÇÜ (TENASÜH-REENKARNASYON) Ruhun Mahiyetinin Tarihçesi
- Kur'an ve Sünnette Ruh
- Ruhun Mahiyeti Hakkında Alimlerin Görüşleri
- Ruh Çağırma
- Tenâsüh-Reenkarnasyon-Ruh Göçü
- Tanımı
- Tarihçesi
- İslam Tarihinde Tenasüh
- Filozoflara Göre Tenasüh
- Tenasühe İnanmanın Hükmü
- Feraiz İlminde Tenasüh
- Rûh; Anlam ve Mâhiyeti
- Ruh Kelimesinin Türevleri
- Rûhu'l-Kudüs; Anlam ve Mâhiyeti
- Kur'ân-ı Kerim'de Ruh ve Rûhu'l-Kudüs
- Hadis-i Şeriflerde Ruh
- Rûh; Çok Bilinmeyenli Denklemden Bilebildiğimiz Bazı Özellikler
- Ruh; "Allah'ın Emrindendir." Onun Emri İse "Ol" Demesidir
- Rûha ve Rûhu'l-Kudüs'e Tapılması
- Animizm (Ruhlara Tapma İnancı)
- Ruhun Varlığının İsbatı
- Ruhu Kabul Etmeyenler
- Ruhun Mâhiyet ve Sıfatları
- Ruh-Beden İlişkisi
- Ruha Ait Kuvvetler
- Ben Kavramı
- Egonun Özellikleri
- Hayat
- Güdü
- Vicdan
- Nefs ve Ruh Aynı Şeyler midir?.
- Ruhla Nefsî Arzular Arasındaki Dengesizlik
- İlham
- Ruh Göçü (Reenkarnasyon/Tenâsuh)
- Ruh Çağırma
- Müzik Ruhun mu Gıdasıdır?.
- Ruh Çeşmesinden Sızıntılar