Fecir | Konular | Kitaplar

Allah Vedûd'dur; Çok Seven ve Çok Sevilendir

Allah Vedûd



Allah Vedûd'dur; Çok Seven ve Çok Sevilendir

 
Her şeyin olduğu gibi sevginin
kaynağı da Allah'tır. Sevgi çağlayanının kaynağında O vardır. Yeryüzünde gelmiş
geçmiş en büyük sevgi okulları (din) O'nundur. Dünyanın görüp göreceği en
yetenetkli sevgi öğretmenleri (peygamberler) O'nun okulunun mezunlarıdır.
Sevginin ölümsüz kitabını yine O yazmıştır. Çünkü O; Vedûd'dur, yani "çok
seven." Yalnız o kadar mı? Elvette değil; aynı zamanda O "çok sevilen"dir.
Nedeni yine aynı: Çünkü O; "Vedûd"dur. Kendi dilinden, kendisini öyle
tanıtmaktadır; kendisini tanıyabileceğimiz en sağlam kaynakta, Kur'an'da:
"Rabbinizden mağfiret dileyin, sonra O'na tevbe edin! Doğrusu Rabbim çok
merhamet eden, çok sevendir." (11/Hûd, 90) "O (Allah) bağışlayandır,
sevendir." (85/Bürûc, 14)
O'nun sevmesinin öbür adı
"cennet"tir. Sevginin çözülüp eşyaya dönüşmesidir cennet. O yalnız seven, yalnız
sevdiren değil; aynı zamanda sevindirendir de. Neyle olacak, cennetle elbette.
Hem, çok sevenin, çok sevilenin, çok sevindirmemesi düşünülebilir mi? O hem çok
seven, hem de çok sevilendir. "Vedûd" ism-i celîlinin gramatik özelliğidir bu.
Feûl vezninden mübâlağa sîgası, anlam olarak hem etken hem de edilgen bir yapısı
var. Yani fâil olarak "çok seven" anlamına geldiği gibi, mef'ûl olar olarak "çok
sevilen" anlamına da gelir. Allah'ın Vedûd olması demek, O'nun çok seveceği ve
O'nu çok seven birilerinin olması demektir. İşte bunun içindir ki, sevgi varlık
sorusunun cevabıdır.
Sevgi, üflenen ruh gibi, özü
İlâhî olan değerlerden biridir. Sözkonusu değerlerin çok azı Yaratanla yaratılan
arasında paylaşılır. Paylaşılan bu değerlerin başında gelir sevgi. Yaratıcımızı
tanıma hususunda bize kılavuzluk eden diğer sıfatlara benzemeyen farklı bir
boyutu vardır Vedûd sıfatının. Örneğin Merhamet Edendir (Rahmân), Bağışlayandır
(Rahîm), fakat merhamet edilmeye ve bağışlanmaya muhtaç değildir. Affeder (Ğafûr),
affedilmez; Hükmeder, hükmolunmaz; Doyurur (Râzık), doyurulmaz... Bu gibi
sıfatlar hem fâil hem me'ul anlamıyla Allah için kullanılamaz. Bunları böyle
kullanmak, kişinin imanını tehlikeye sokacak küfür sözler arasına bile
girebilir. O'nun kendisi için seçip beğendiği "Vedûd" isminin işte bu açılardan
farklılığı vardır. Allah, sevgiyi kullarıyla paylaşmakta "O onları, onlar da
O'nu sevmektedir." (5/Mâide, 54)
Diğer nimetlerine karşılık
olarak "ûbûdiyet (kulluk)" isterken, sevgi nimetine aynı cinsten karşılık
beklemektedir. Bu mânâda bir başka örneği daha yoktur sevginin ve sevgi
rakipsizdir. Yaratan onu varlığın ortak değeri kılmıştır. Doyurmuş, doyurulmayı
istememiş (51/Zâriyât, 57); vermiş, almayı istememiş; yaşatmış, yaşatılmayı
istememiş; korumuş, korunmayı istememiştir. Fakat sevgiye gelince iş değişmiş,
onu tüm varlığa şâmil kılarak, sevmiş ve sevilmeyi istemiştir.