Fecir | Konular | Kitaplar

Tevhid ve Allah'ın Hâkimiyeti

Tevhid ve Allah



Tevhid ve Allah'ın Hâkimiyeti
 
Tevhid, bütün beşeriyetin,
sahte ilah ve rablere başkaldırarak esaret zincirinden kurtulması ve Allah'tan
başkasına kul olmaması demektir. Bu yüzden, tevhid kavramı aynı zamanda, kullara
kul olmanın pençesinden kurtularak yalnız Allah'a kul olmaya yönelmek ve bunun
tabii neticesi olarak da Allah'ın hakimiyetini kabul etmek; Allah'ın
egemenliğinin dışında her gücü, sultayı, otoriteyi, sistemi, fikri, ideolojiyi,
dünya görüşünü, kısacası hangi kılıf, örtü ve görüntü altında olursa olsun
hakimiyet/egemenlik iddiasında bulunan her şeyi reddetmek anlamlarını da içerir.

"Rabb'in, yalnız kendisine
kulluk etmenizi... emretti." (İsrâ: 17/23) 
"Hüküm, hakimiyet yalnız
Allah'ındır. O, yalnız Kendisine tapmanızı emretmiştir. İşte dosdoğru din
budur." (Yûsuf: 12/40).
Bu âyetler şu gerçeği açıkça
ortaya koyuyor: Allah'a inanmanın, tevhid dinine dahil olmanın ve muvahhid
sayılabilmenin şartı, kişinin Allah'ın hakimiyetini kabul ederek, O'nun
isteğini, kendi dilediğine veya başkalarının isteklerine tercih etmek ve tüm
diğer arzuları O'nun yolunda feda etmektir. Müslüman olmak, kısaca Allah'ı kural
koyucu sıfatlarıyla tek, emir verici olarak tek, yasak koyucu olarak tek ve
insan hayatına hükmedici olarak tek olarak kavramak, inanmak ve bu doğrultudak
yaşayıp tavır koymaktır.

[1]

 



[1]
Ahmet Kalkan, Kur'an Kavram Tefsiri.