KELİME
KELİME-İ ŞEHÂDET
İslâm'a girişin temel şartı
olan cümle. Bu Arapça cümle, "Eşhedü en la ilahe illallah ve eşhedü enne
Muhammeden abduhü ve rasûluh"tur. Şehadet cümlesi tevhidi ve Hz. Muhammed
(s.a.s)'in peygamberliğini ifade eden iki bölümden oluşur. Birinci bolümde
Allah'tan başka ilah olmadığına, ikinci bölümde de Hz. Muhammed (s.a.s)'in
Allah'ın kulu ve rasulü olduğuna tanıklık edilir. Bu tanıklık kesinlik kazanan
bir bilgi ve inancın dille açıklanması anlamındadır.
İslâm, Allah'ın birlenmesi (tevhid)
ile Rasul'ün Allah'tan getirdiklerinden oluşur. Diğer tüm inanç esasları, insan
ve toplum hayatını düzenleyecek emir ve yasaklar, Allah'a ve Peygamber'inin
O'ndan getirdiklerine inanmanın içindedir. Bu nedenle Kelime-i Şehadet İslâm'ın
en özlü bir ifadesidir ve bu cümlenin söylenmesi tüm İslâm'ın topluca (mücmel
olarak) kabulü anlamına gelir. Kişinin Allah'tan başka ilah bulunmadığını
söylemesi, Kur'an'ın tanımladığı tüm isim ve sıfatları ile Allah'ın varlığına
iman ettiği; Hz. Muhammed (s.a.s)'in Allah'ın kulu ve elçisi olduğunu söylemesi
de onun Allah'tan getirdiği tüm emir ve yasaklara, tüm haberlere inandığı,
bunlara itaatla yükümlü olduğunu kabul ettiği anlamına gelir. Aynı cümle içinde
Hz. Muhammed (s.a.s)'in Allah'ın "kulu" olarak tanımlanması da Rasul'ün
sözgelimi Hristiyanların yaptıkları gibi yüceltilmemesi, tanrılaştırılmaması
gereğini ve bununla ilgili yükümlülüğü belirtir.
Kelime-i Şehadet-i söyleyen
kişi müslüman ve İslam toplumunun bir üyesi olur. Artık İslâm hukukunun
müslümanlara tanıdığı tüm haklara sahiptir. Eğer müslümanlarla savaş halindeki
bir toplumun üyesi (harbi) ise dokunulmazlık kazanır. Öldürülemez, esir
edilemez, mal varlığına el konulamaz. Hiç kimse Kelime-i şehadet'i söylemeye
zorlanamaz; zorlanan kişinin şehadeti geçerli sayılmaz. Buna karşılık
kendiliğinden şehadet getiren kişiden girdiğini ilan ettiği İslâm'ın tüm kural
ve gereklerini öğrenmesi, yerine getirmesi beklenir.[1]
Müslümanlığa girişin temel
şartı olan cümle. Bu cümleyi diliyle söyleyip kalbiyle (gönlüyle) kabul eden
kimse müslüman olur.
"Eşhedü en lâ ilâhe illallah ve
eşhedü enne muhammeden abduhu ve rasûlühu' veya âeşhedü en lâ ilâhe ilallah ve
eşhedü enne muhammeden Rasûlullah."
"Ben şehadet (tanıklık) ederim
ki Allah'tan başka tanrı yoktur ve yine şehadet ederim ki Hz. Muhammed O'nun
kulu ve Rasulüdür (elçisidir)."
Bu cümle, âKelime-i Şehâdet'
adıyla bilinmektedir. Bunu söyleyen Allah'ın varlığını ve birliğini, Hz.
Muhammed'in son peygamber olduğunu, Hz. Muhammed'in Allah'tan getirip insanlara
tebliğ (anlattığı) Kur'an'ın hakk olduğunu ve Kur'an'da yer alan her şeyin doğru
olduğunu kabul ediyor demektir.
Bu kelime, Allah'ın büyüklüğüne
teslimiyetin bir ifadesidir. O'nun Rabliğini, ilâhlığını, azametini ve
hakimiyetini (egemenliğini) itiraf etmenin (kabul etmenin) ilanıdır. Bu, İslâma
bir giriş açıklamasıdır (beyanıdır). Bu, aynı zamanda kimliğini ortaya koymanın
göstergesidir. Bilinsin ve duyulsun ki, âben insanların tanrı veya rab
tanıdıkları hiç bir şeyi tanımıyorum, hepsini reddediyorum. İlâh olarak yalnızca
Allah'a inanıyorum. Son peygamber olarak ta Hz. Muhammed'i tanıyorum. O bir
insandır, Allah'ın bir kuludur, bizim gibi beşerdir ama Rasuldür, elçidir. O'nun
Allah'ın elçisi olduğunu açıklıyorum.
Ve böylece âmüslüman' olduğumu
açıkça ilan ediyorum.' İşte bu bir kimlik ilanıdır. Yüce bir tercihin açıkça
ortaya konulmasıdır.
âŞehadet kelimesi', en kesin
ifadeleri söz konusu eder. âBen şehadet ederim ki' sözü, tanık olunan, şahid
olunan bir şeyden emin olunmasının, onun kesinlikle doğru olduğunun kabul
edilmesinin bir ifadesidir. Bunu söyleyen çok kesin sözlerle bu işi kabul
ettiğini, bu işin doğru olduğunu açıkça söylemiş olur. Bunu böylece söyleyen
kimsenin imanı tamam ve sağlam olur. Çünkü bu söz, İslâmı bütünüyle içerisine
alır. Allah'ı kabul eden, O'nun peygamberini de, O'ndan gelenleri de kabul eder.
Şehadet kelimesi iki kısımdır:
Birinci bölümde
Allah'tan başka ilâh olmadığı, tanrı sanılan her şeyin geçersiz olduğu, yalancı
tanrıları kabul edilmediği vurgulanır,
İkinci bölümde ise Hz.
Muhammed'in Allah'ın kulu ve elçisi olduğu kabul edilir.
Bu iki bölüm birbirini
tamamlar. Müslüman, iki ayrı vurgu ile neye inanacağını açıkça ortaya koyar.
âKelime-i Şehadet', İslâmın en
özlü bir şekilde ifadesidir. Bunu kabul eden İslâmı genel olarak (icmalı olarak)
kabul etmiş sayılır. Birinci bölüm ile, Allah'a ait her şeyi Kur'an'ın anlattığı
gibi kabul ettiğini ortaya koyar, ikinci bölümle de Hz. Muhammed'in Allah'tan
getirdiği Kitabı, hükümleri, emir ve yasakları, ölümden sonraki haberleri kabul
ettiğini duyurur.
Kelime-i Şehadeti söyleyen,
İslâm toplumunun bir üyesi durumuna gelir. Kalbinde ne olduğu Allah'ın bileceği
bir iştir. Ancak şehadeti söyleyen hukuk yönünden müslüman kabul edilir.
Dinde zorlama olmadığı için hiç
kimse bu cümleyi söylemeye zorlanmaz.
Ölen müslümanların son sözü
şehadet olsun diye, onlara ölüm anında şehadet kelimesi telkin edilir, şehadeti
söylemeleri için yanlarında yavaş yavaş söylenir.
Şehadet getiren müslüman, Din
olarak seçtiği İslâmın bütün emir ve yasaklarından, bütün kurallarından
sorumludur.
Şehâdet kavramının diğer
anlamlarını ve kapsadığı alanı ileride ayrıca anlatacağız.[2]
[1]
Ahmed Özalp, Şamil İslam Ansiklopedisi: 3/338-339.
[2]
Hüseyin K. Ece, İslâm'ın Temel Kavramları, Beyan Yayınları: 343-345.
TEVHİD
- TEVHİD..
- Tevhid; Anlam ve Mâhiyeti
- Tevhid'in Amacı
- Tevhid'in Kapsamı
- Tevhid'in Kısımları
- 1- Zat'ta Tevhid
- 2- Sıfatta Tevhid
- 3- Fiilde Tevhid
- Allah'tan Başka İlâh/Ta ı Yoktur İfadesinin Anlamı
- Tevhidin Pratik Görüntüleri
- 1- Kâinattaki Tevhid
- 2- Siyasette Tevhid
- 3- Toplumda Tevhid
- 4- Kişide Tevhid
- 5- Yürekte ve Dilde Tevhid
- Tevhid
- Tevhid ve Ahlak
- Tevhid; Hayatın Anlamı
- 1) Rubûbiyet Tevhidi
- 2) Ulûhiyet Tevhidi
- İbâdet
- Tevhidin Yansımaları
- Evrendeki Tevhid.
- Tevhid ve Allah'ın Hâkimiyeti
- Tevhid ve Tâğutlarla Mücâdele.
- Tevhidi Bozan Durumlar
- Kur'ân-ı Kerim'de Tek İlâh/Tevhid Kavramı
- Kur'an'da Tevhidle İlgili Önemli Vurgular
- Kur'an Metodu
- Allah İnancının Fıtrî Oluşu
- Tevhidin Göstergesi; Kapsadığı Mânâ ve Sonuçları 1- Tevhid Bir Hayat Nizamıdır
- 2- Tevhid, Bir İnkılâp Projesidir
- 3- Tevhid, Kâinat Nizamıdır
- 4- Tevhid, Özel Bir Medenyet ve Kültür Oluşturur
- 5- Tevhide İnanmak, Gerçek üstünlüğü Doğurur
- 6- Tevhid, Bir Kurtuluş Reçetesidir
- Tevhid Penceresinden Günümüz ve İnsanımız.
- Amelde Tevhid.
- MUVAHHİD..
- KELİME. Kelime Nedir?
- Kelime'nin Kur'an'daki Anlamları
- KELİME-İ ŞEHÂDET..
- KELİME-İ TAYYİBE.
- KELİME-İ TEVHİD..
- LÂ İLÂHE İLLALLAH..
- LA İLAHE İLLALLAH'IN DİNDEKİ YERİ VE ÖNEMİ
- La İlahe İllallah'ın Fazileti
- La İlahe İllallah'ın İ'rabı
- La İlahe İllallah'ın Rükûnleri
- La İlahe İllallah'ın Şartları
- La İlahe İllallah'ın Manası Ve Gereği
- La İlahe İllallah Sözü Ne Zaman Fayda Verir?.
- La İlahe İllallah'ın Fert Ve Toplum Üzerindeki Etkisi
- ULÛHİYET..
- % KAÇ MÜSLÜMANIM...
- % Kaç Müslümansınız?.
- Kelime-i Tevhidin Tarihçesi
- İnsanoğlu Kendi Kendine Yeterli Midir?.
- Niçin Peygamberlerin Kendi Kavimlerine Davet Ettiği İlk Kavram Kelime-i Tevhiddi?.
- Nuh (a.s.)
- Kelime-i Tevhide Olan Tepkiler
- Kavmin Kelime-i Tevhid Anlayışı
- Ve Sonuç
- Hud (a.s.) (Ad kavmine Gönderilmiştir)
- Kelime-i Tevhid Ve İlah Anlayışları
- Kelime-i Tevhide Tepkiler
- Ve Sonuç
- Semud Kavmi
- Kelime-i Tevhide Tepkiler
- Ve Sonuç;
- Sonuç.
- Lâ İlâhe İllâllah Derken Ne Tür İlahları Red Ediyoruz.
- İlah Olmanın Vasıfları
- Kelime-i Tevhidin Şartları
- Kelime-i Tevhidi Bozan Durumlar
- Peki Nasıl Kandırıldık?.
- Kelime-i Şahadet Üzerinde Oynanan Oyunlar
- Peki Ne Yapmalı?.
- % Kaç Müslümanız?.
- 1. Müslüman İtaatkârdır
- 2. Allah Rızası İçin Sever
- 3. Kardeşlerine Küsmez, Onları Terketmez.
- 4. Hoşgörülü ve Affedicidir
- 5. Güler yüzlüdür
- 6. Nasihat Eder
- 7. İyilik ve Vefakârlık Müslümanın Tabii Halidir
- 8. Kardeşlerine Karşı Yumuşaktır
- 9. Gıybet Etmez, Kardeşlerini Çekiştirmez.
- 10. Haset Etmez.
- 11. Münakaşa ve Rahatsız Edici Şakalardan Çekinir, Sözünde Durur
- 12. Doğrudur, Hile Yapmaz,Aldatmaz, İhanet Etmez.
- 13. Cömerttir
- 14. Kardeşlerine Dua Eder
- 15. Merhametlidir
- 16. Hayâlıdır, Ayıpları Örter
- 17. Fedakârdır
- Konuyla İlgili Geniş Bilgi Alınabilecek Kaynaklar
- ŞÜPHELERİ YOKEDEN TEVHİD GERÇEĞİ
- ÖNSÖZ..
- Besmele'nin Şerhi
- İlim ve İdrak.
- Rahmet ve Mağfiret
- Tevhid'in Çeşitleri
- Dinin Maksadı
- İlk Rasul
- Dinde Aşırılık.
- Salih Zat
- Son Rasul ve İsa.
- Rasûlullah'ın Kendilerine Gönderildiği Kafirler
- Müşrikler Rububiyyeti Kabul Ediyorlardı
- Müşriklerin Meleklere, Salihlere ve İsa'ya İbadeti
- İhlâs.
- Dua ve Türleri
- Kurban Keserek İbadet
- Adak.
- İstiğase (Yardım Dileği
- Rububiyyeti Kabul Yetmez.
- Tevhid "Lâ İlâhe İllallah" Sözünün Anlamıdır
- Aslolan Şehadet Kelimesinin Anlamıdır
- Kafirlerin En Cahilleri Bile "Lâ İlâhe İllallah"ın Manasını Kavrıyorlardı
- Allah Şirk'i Bağışlamaz.
- Mazeret Olmayan Cehalet
- Mazeret Olan Cehalet
- Aksine Delil Olmadıkça Kişinin Müslümanlığı Devam Eder
- Tekfir'e Mani Olan Şeyler
- Peygamberlerin Düşmanları
- Tevhid Düşmanları'nın Şüpheleri
- Muvahhid Olan Kimse Galiptir
- Kur'an-ı Kerim'in Batılı Yokedişi
- Batıl Ehline Cevap.
- "Biz Allah'a Ortak Koşmuyoruz, Salihleri Aracı Kılıyoruz..." Şüphesi
- "Onların Yalvardıkları da Rablerine Yakın Olmak İçin Yol Ararlar".
- "...Ben, Şefaat Edecekleri Ümidi İle Onlara Yöneliyorum..." Şüphesi
- "Salihlere Sığınmak Onlara Dua Etmek İbadet Değildir!?" Şüphesi
- Rasûlullah'ın Şefaati
- Salihlere Sığınmak Şirktir
- Şirki; Putlara Tapınmaktan İbaret Zannetmenin Yanlışlığı
- Eskilerin Şirki Şimdikilerden Hafifti
- Biz Allah'a, Rasûlullah'a ve Ahiret'e İnanıyoruz Diyerek Müşriklikten Sıyrılmak İsteyenlerin Şüphesi
- "Bize Bir İlah Yap Diyenler Kafir Olmadıklarına Göre..." Şüphesi
- "Kıyamet Gününde Rasullerden Yardım Dilenecek" Şüphesi
- Dua Talebi ve Selef-i Salih'in Tavrı
- Cebrail'in, İbrahim'e Bir İhtiyacın Var mı? Diye Sorması
- Tevhid Hususunda Önemli Bir Açıklama.
- ALTI ESASIN AÇIKLANMASI
- Birinci Esas Dini Allah'a Halis Kılmak ve Zıttı Allah'a Ortak Koşmak.
- İkinci Esas Dinin Etrafında Birleşmek ve Zıttı Dinde Ayrılığa Düşmek.
- Üçüncü Esas Yöneticilere İtaat
- Dördüncü Esas İlim ve Alimler, Fıkıh ve Fakihler
- İlmin Faziletleri
- Beşinci Esas Yüce Allah'ın Gerçek Dostları ve Onlara Benzemeye Çalışan Allah Düşmanları
- Altıncı Esas Kur'ân ve Sünnetin Terkedilip, Değişik Hevâ ve Görüşlere Uymaya Dair Şüphe