Nur Kelimesinin Kur
Nur
Kelimesinin Kur'an'daki Anlamları:
Nur, Kur'an-ı Kerim'de bir kaç anlamda
kullanılmaktadır.
"Allah (cc) göklerin ve yerin nurudur.
O'nun nurunun örneği, içinde ışık bulunan bir kandil gibidirâ¦" (24 Nûr/35)
Şüphesiz ki Allah (cc) hakkında âO bir
ışıktır' denilmez. Buradaki benzetme, Allah'ın nurun yaratıcısı ve nurun kaynağı
olduğunu ifade etmek içindir. Belki de Allah'ın mutlak varlığını haber
vermektedir. Nur'un zıddı karanlıktır. Karanlık ise bir anlamda âyok'luktur.
Allah'ın dışındaki herşeyin varlığı O'na bağlıdır ve Allah'a nisbetle yok
hükmündedir. İnsan Allah (cc)'ı O'nun verdiği ve tanıttığı kadar bilmektedir.
Ötesine insanın gücü ve duyuları dayanamz. Nitekim Hz. Musa (as) Allah'ın
nurunun bir dağa yansımasına dayanamamış ve bayılmıştı. (7 A'raf//143)
Allah'ın varlığı anlaşılır, hissedilir
ama görülemez. Işık görmeyi sağlar, ancak çok fazla olursa görmeye engel olur.
Varlığın (nurun) kaynağı, yaratıcısı olan Allah'ı bu yüzden insan gözü göremez.
âAllah göklerin nurudur' âyetini
kimileri, âO yerde ve göktekileri düzene koyandır, yıldızlar, Güneş ve Ayın
işini düzenler şeklinde açıklamışlardır. Enes b. Malik diyor ki: "Allah (cc),'
benim nurum, hidayetimdir' buyurmaktadır."
Übey b. Kââb diyor ki; "O mü'min
kimsedir ki, Allah (cc) onun göğsüne imanı ve Kur'an'ı yerleştirmiş ve onun
mislini örnek olarak gösterdi. Allah (cc) , "Allah, göklerin ve yerin Nur'udur"
diyerek kendi nefsine ânur'u nisbetle söze başladı. Sonra mü'minin nurunu söz
konusu etti. Sonra da mü'minin iman ettiği şeyi de ânur' diye niteledi."
İbni Abbas (ra)'a göre Nûr Sûresi 25.
âyette geçen "O'nun nurunun örneği lâmba gibidir ki..." cümlesindeki âonun'
zamiri iki öznenin yerine kullanılmış olabilir. Zamir eğer Allah'a aitse
cümlenin anlamı, "O'nun müslümanın kalbindeki hidayet nurunun örneği..."
şeklinde olur. Zamir eğer mü'mine aitse âki sözün gelişinden böyle anlaşılıyor-,
o zaman cümlenin takdiri şöyle olur: "Mü'minin kalbindeki nur, tıpkı bir lâmba
gibidir." (nak. M. İbni Kesir 2/605)
İbni Abbas (ra)'ın rivayet ettiğine
göre Peygamberimiz (sav) gece namazına kalktığı zaman şöyle dua ederdi:
"Ey Allahım! Her hamd yalnızca
Sanadır. Sen, göklerin, yerin ve bunların içinde olan her şeyin devamlı
düzenleyicisin. Yine hamd Senin içindir. Sen, göklerin, yerin ve bunların içinde
olan her şeyin nurusun..." (Müslim, S. Müsafirín/199, Hadis no: 769, 1/532.
Buharí, nak. Muh. İbni Kesir, 2/605)
Allah (cc) karanlığı ve ânur'u
yaratandır. (6 En'am/1) Öyleyse O bizzat bizim bildiğimiz ışık değil, açık,
aydınlık ve sağlam bir gerçekliktir, varlığın kaynağıdır, yaratılmışları nuruyla
düzene koyandır.
NÛR
- NÛR..
- Nur Kelimesi
- Nur Kavramının İki Yönü
- Nur Kelimesinin Kur'an'daki Anlamları
- Nur'un Diğer Anlamları
- Nur; Anlam ve Mâhiyeti
- Kur'an'da Nur Kavramı
- Mutlak Nur, Âlemleri ve Gönülleri Nurlandıran Allah'tır
- Nurun Karşıtı Karanlıklar, Sayısız Denecek Kadar Çoktur
- Karanlık, Nurun Bulunmamasıdır; İkisi Bir Arada Barınamaz.
- İmanın Nuru ve Küfrün Karanlıkları
- Kur'an ve Peygamber Nur ve Münîr (Aydınlatan) dir
- Nur, Dünya ve Ahirette Tüm Hayırları; Karanlıklar da Şerleri Kapsar
- Hadis-i Şeriflerde Nur Kavramı
- Kur'an, İnsanları Zulumâttan Nura Çıkarır