Fecir | Konular | Kitaplar

Görevi

Görevi




Görevi:



 

Belirli bir zamana kadar mühlet verilen şeytan,
hatasını anlayıp tevbe ederek suçunu affettirme yoluna gitmedi. Bilakis daha da
azgınlaştı. Kendisine, kıyamete kadar meşgul olabileceği bir hedef seçti. Bu
hedef, İlâhi rahmetten uzaklaştırılmasına sebep olan insandı. Gönlünü intikam
duyguları bürümüştü. Cüretkâr bir edâ ile bu duygularını Yüce Allah'a şöyle
açıkladı:

"Beni azdırdığın için yemin ederim ki,
yeryüzünde kötülükleri onlara güzel göstereceğim ve onların hepsini
saptıracağım." (el-Hicr: 15/39)
Görüldüğü gibi, Yüce Allah isyanından dolayı şeytanı
hemen huzurundan kovmamış, önce ona konuşma fırsatı vermiş, hatasını anlayıp
tevbe etme imkânı tanımış fakat o, inat ve küfründe ısrar edince, bulunduğu
makamdan indirmiş ve tasarladığı plânlarını şöylece sınırlayıvermiştir:

"Halis kullarım üzerinde senin bir nüfûzun
olamaz. Ancak sana uyan sapıklar bunun dışındadır."
(el-Hicr: 15/42)

"Yerilmiş ve koğulmuş olarak defol. Yemin olsun
ki, insanlardan sana kim uyarsa; sizin hepinizi Cehennem'e dolduracağım."
(el-A'raf: 7/18)

Şu halde şeytana uyan ondan, onun tebaasından
olup onun âkıbetine uğrayacaktır. Bu âyetlerden de anlaşılacağı gibi şeytana,
Allah'ın hâlis kulları üzerinde etkili olabilecek hiç bir güç verilmemiştir.
Binaenaleyh düşüncesinde, yaşayışında ve huyunda şeytana karşı olan insan,
"Allah'ın kulu" sıfatını koruyacaktır. Şeytana âit bir vasfı taşıyan kimsede
ise, şeytandan bir haslet var demektir.[1]

 





[1]
Yazır, a.g.e. 3/2138; Ahmet Güç, Şamil İslam Ansiklopedisi: 6/40.