Fecir | Konular | Kitaplar

Şeytanın Zarar Veremeyeceği Kimseler

Şeytanın Zarar Veremeyeceği Kimseler




Şeytanın Zarar
Veremeyeceği Kimseler

 
Şeytanın kendilerine te'sir edemeyeceği kimseler de
âyetlerde şu şekilde belirtilmiştir:

"Şeytan seni dürtecek olursa Allah'a sığın,
doğrusu O işitir ve bilir. Allah'a karşı gelmekten sakınanlar, şeytan tarafından
bir vesveseye uğrayınca, Allah'ı anarlar ve hemen gerçeği görürler."
(el-A'raf: 7/200-201)

"Kur'ân okuyacağın zaman, kovulmuş şeytandan
Allah'a sığın. Doğrusu şeytanın, inananlar ve yalnız Rablerine güvenenler
üzerinde bir nüfûzu yoktur. Onun nüfûzu sadece, onu dost edinenler ve Allah'a
ortak koşanlar üzerindedir." (en-Nahl:
16/98-100)

Allah'ın hâlis kullarına te'sir edemeyeceğini,
şeytan, bizzat kendisi de itiraf etmiştir.[1]



Şeytanın insanı azdırmak için başvurmayacağı
çare yoktur. Ondan korunmayı emreden pek çok ayet ve hadis vardır.

"Ey Adem oğulları, şeytana tapmayın. Çünkü o
sizi Rabbinizden ayıran bir düşmandır... diye size emretmedim mi?"
(Yasin: 36/60)

"Şeytan sizin için yaman bir düşmandır. Bu
sebeple siz de onu düşman edinin..."
(Fatır: 35/6)[2] 



Âyetlerden de anlaşılıyor ki, Allah'a içtenlikle
iman ederek ibadet eden insanlar üzerinde, tabanca kurşununa karşı çelik yelek
giyilmiş gibi şeytanın hiçbir etkisi olamamaktadır. Allah'a iman edip emirlerine
uyan ve Peygamberimiz'in (s.a.s.) gösterdiği yoldan giden kişiler, şeytana galip
gelmişler demektir. O halde, şeytana boyun eğmemenin tek yolu, Allah'a samimi
olarak inanmak ve ibadetleri tam yapmak, Peygamber'in gösterdiği yoldan
ayrılmamaktır. Her işimize başlarken de şeytandan Allah'a sığınıp, Allah'ın
ismini anmalı; "eûzü besmele" ile başlamalıyız.

[3]  
    

 





[1]
el-Hıcr: 15/28-43; el-İsrâ: 17/61; Ahmet Güç, Şamil İslam Ansiklopedisi:
6/41.





[2]
A. Lütfü Kazancı, İslam Akaidi, Marifet Yayınları: 110.





[3] Ahmet
Kalkan, Kur'an Kavram Tefsiri.