Fecir | Konular | Kitaplar

Ğamûs Yemin

Ğamûs Yemin




Ğamûs Yemin:

 

Ğamûs yemin; geçmişteki veya bu zamandaki bir
olayın ilgili olarak, bile bile yalan yere yemin,etmektir. Mesela bir kimsenin,
borcunu ödemediğini bildiği halde "ödedim" diye veya hâli hazırda cebinde parası
olduğu halde parasının olmadığını söyleyerek yemin etmesi birer ğamûs yeminidir.
Böyle bir yemin büyük bir günahtır. Allah (c.c) lu İmran sresinin 77. âyetinde;
"Allah'a karşı verdikleri sözü ve yeminlerini az bir paraya satanlara gelince;
işte bunların ahirette bir nasibi yoktur. Allah kıyamet günü onlarla
konuşmayacak, onlara bakmayacak ve onları temize çıkarmayacaktır. Onlar için
elem verici bir azap vardır" buyurmaktadır. Eş'as bin Kays'ın bildirdiğine göre,
bu âyet kendisine ait bir kuyuda amcasının oğlunun hak iddia etmesi ve onun
beyyine getirmediğini takdirde amcası oğlunun yalan yere yemin edebileceğini
söylemesi üzerine nazil olmuştur (Ebû Dâvud, Sünen, Eymân, 1; İbn Kudâme,
a.g.e., XII, 122). Hz. Peygamber (s.a.v) bir çok hadisinde yalan yere başkasının
malını almak için yemin etmenin Allah'a ortak koşmak, adam öldürmek, anaya
babaya isyan etmek gibi büyük günahlardan olduğunu, böyle yemin edenlerin
Cennet'in mahrum olup, Cehennem'i hak ettiklerini, dolayısıyla oradaki yerlerine
hazırlananları gerektiğini haber vermektedir (bkz. Buhârî, Eyman, 16, 18,
el-Mürteddin, 1; Müslim, İman, 220, 221; Ebu Dâvud, Eyman, 1 ; Tirmizî, Büyü,
42; İbn Mâce, Ahkâm, 7; Ahmed b. Hanbel, I, 379, 442, V. 211, 212; Zeylâî,
Nasbu'r-Râye, III, 292, 293).

Hanefi, Hanbelî ve Malikilere göre ğamûs
yemininden dolayı keffaret yoktur. Yemin eden kişi Allah'tan af dilemeli, tevbe
istiğfar etmelidir. Çünkü bu yemin Allah'a karşı büyük bir cür'ettir, onu hafife
almaktır; böyle büyük bir günahın keffaretle giderilmesi mümkün değildir. Hz.
Peygamber (s.a.v) bir hadisinde beş şeyden dolayı keffaret olmadığım söylemiş ve
kişinin uymak zorunda olduğu yemini bunlardan saymıştır (Şevkânî, Neylü'l-Evtar,
VIII, 264). Buradaki kefaretin olmayışından maksat, bu yeminin günahını
kefaretin silemeyeceğidir. Kâsanî (v. 587/1191) tevbe ve istiğfarın, ğamûs
yemininin keffareti olduğunu söylemektedir (Kâsânî, a.g.e., III,15). Şâfiîlere
göre bu yeminden dolayı keffaret gerekir (Merginânî, a.g.e., II, 72; İbn Kudâme,
XI, 178; Şirbinî, a.g.e., IV; 325).