Fecir | Konular | Kitaplar

Kur'ân'ı Kerim'de Allah'ın Kendi İsmine/Zâtına Yeminleri

Kur




Kur'ân'ı Kerim'de
Allah'ın Kendi İsmine/Zâtına Yeminleri:



 

"Hayır! Rabbine andolsun ki aralarında çıkan
anlaşmazlık husûsunda seni hakem kılıp sonra da verdiğin hükümden içlerinde
hiçbir sıkıntı duymaksızın (onu) tam mânâsıyla kabullenmedikçe iman etmiş
olmazlar." (4/Nisâ, 65)

"O (söylediğin), bir hak/gerçek midir?' diye
senden haber istiyorlar. De ki: ‘Evet, Rabbime andolsun ki o şüphesiz haktır ve
siz (ondan Allah'ı) âciz bırakacak değilsiniz."
(10/Yûnus, 53)

"Rabbin hakkı için, mutlaka onların hepsine
yaptıklarından soracağız." (15/Hicr,
92-93)

"Rabbine andolsun ki, muhakkak sûrette onları
da, şeytanları da mahşerde toplayacağız; sonra onları diz üstü çökmüş vaziyette
cehennemin çevresinde hazır bulunduracağız."
(19/Meryem, 68)

"İnkârcılar, (Kıyâmet) saati bize gelmeyecek'
dediler. De ki: ‘Hayır! Gaybı bilen Rabbim hakkı için o, mutlaka size
gelecektir. Göklerde ve yerde zerre miktarı hiçbir şey, O'ndan gizli kalmaz.
Bundan daha küçük ve daha büyüğü de şüphesiz, apaçık kitapta (yazılıdır)."
(34/Sebe', 3)

"Göğün ve yerin Rabbine andolsun ki bu vaad,
sizin konuşmanız gibi kesin ve haktır/gerçektir."
(51/Zâriyât, 23)  

"İnkâr edenler, kesinlikle diriltilmeyeceklerini
ileri sürdürdüler. De ki: ‘Hayır! Rabbime andolsun ki mutlaka diriltileceksiniz,
sonra yaptıklarınız size haber verilecektir. Bu, Allah'a göre kolaydır."
(64/Teğâbün, 7)

"Hayır! (İşin gerçeği öyle umdukları gibi
değil.) Doğuların ve Batıların Rabbine yemin ederim ki, onların yerine daha
iyilerini getirmeye Bizim gücümüz şüphesiz yeter ve kimse Bizim önümüze geçemez."
(70/Meâric, 40)